RS FM’de Fotoğrafın Tamamı programında Ahu Özyurt’un sorularını yanıtlayan Uğur Konuk dünya piyasalarında Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için olumlu bir hava oluştuğuna dikkat çekti.
‘FAİZ İNDİRİMLERİ GELECEK’
“İlk yapmamız gerekenler belli. Hukukun üstünlüğü, erkler ayrılığı, iyi eğitim gibi konularda adım atarsak, cari açık ödemeler dengesi gibi dertlerimiz olmaz. Dünyanın Ar-GE için ayırdığı fonları konuşalım. Biz 25 yıldır aynı şeyleri konuşuyoruz. Ben bir ilk üç yapsam, önceliği evrensel anlamda Adalet sisteminin düzeltilmesi, Hukukun üstünlüğünü koyarım. İfade ve basın özgürlüğü olmalı. İkinci adım, dogmalardan uzak çağdaş bir eğitim reformu. Üçüncü olan da bana göre yeni sistemin, Başkanlık sisteminin halka yeniden sorulması gerekli. Bizdeki sistem eksikliklere sahip. Güçler ayrılığı konusu dünyada bu kadar konuşulurken bizim Başkanlık sisteminde hatalarla ısrar etmemizin bir anlamı var mı sormak lazım. Halk beğeniyorum derse reforme edilir devam edilebilir.”
Avrupa’nın yönetim sistemlerine yeni bir gözle bakılması gerektiğini belirten Uğur Konuk, tarım reformu ve tarım üretiminin de hızlıca Türkiye’nin gündemine gelmesi gerektiğini vurguladı.
‘ASIL HEDEF ÇİN’
Cumhuriyet gazetesi yazarı Mehmet Ali Güller, ABD ve İran arasında y gerilimi yorumlarken, büyük resimde kavganın Çin’in enerjiye olan erişimini engelleme girişimi olduğunu belirtti. Güller, şöyle konuştu:
“ABD artık, Irak’ta olduğu gibi sahte delillerle savaş ilan edemiyor, belirgin bir hegemonya kaybı var. Artı, İran da ABD’nin diğer hedef aldığı ülkeler gibi zayıf değil. Kendi hava savunma sistemi var, bölgede pek çok örgütler onun kontrolünde. Doğal olarak ABD’nin İran’la sıcak çatışma riski alma ihtimali çok zayıf.”
‘ÖCALAN’A SAHİP OLDUĞUNDAN FAZLA GÜÇ ATFEDİLDİ’
“Bu arada Barzani’nin gelmesi, mektup vs. AKP’nin yeniden Kürtleri içeren bir hazırlık içinde olduğu şeklinde değerlendirilebilir. Mektubun hedefi bir 40 -50 bin kişiyi etkiler mi diye düşünüldü. Seçimden hemen sonra bu mektup, Kandil-İmralı arasında hem de İmralı –HDP arasında bir yeni dinamik oluşacak, umarız bu partinin silahlı çatışma ile arasına mesafe koymasına vesile olur” diyen Mehmet Ali Güller şöyle devam etti:
“Siyasetin aktörleri, Öcalan’ın hükmedebildiği kuvvetin etkisini göz önüne alarak bu mektuba anlam yüklediler. Bu sadece iktidar partisi de değil, ona eklemlenen ya da ortağı olan partiler de bu rolü kabul ettiler. Bunun devletin operasyonu olduğu söylendi. Biz vatandaş olarak bu iyi değil desek de, siyasi aktörler ona bu payeyi verdiler ve bu da maalesef Öcalan’a elindekinden daha fazla gücün eline geçmesini sağlıyor.”
