TÜRKİYE

Erdoğan: Yeni anayasa hazırlığımızı önümüzdeki yılın ilk aylarında milletimizin takdirine sunacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, adaletin devletin varlığının sebebi olduğunu belirterek, "Devletin dini adalettir" dedi. Erdoğan yeni anayasa hazırlıklarına ilişkin olarak da "Yeni anayasa hazırlığımızı önümüzdeki yılın ilk aylarında milletimizin takdirine sunacağız" ifadesini kullandı.
Sitede oku
Yargıtay Yeni Hizmet Binası ve 2021-2022 Adli Yıl Açılış Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ankara'ya şanına ve tarihine yakışır bir adliye binası kazandırmakta kararlıyız. Proje çalışmaları bitmek üzere, inşallah yıl bitmeden temeli atılacak" dedi.
15 Temmuz darbe girişiminin, Türk demokrasi tarihinde yargı kültürü bakımından bir dönüm noktası niteliğinde olduğunu belirten Erdoğan, "Asıl görevlerini bir kenara bırakıp vesayet güçlerine, cuntacılara selam duranların elinde yargının nasıl bir zulüm makinesine dönüşebileceğini gördük. 15 Temmuz, demokrasi tarihimizde pek çok açıdan olduğu gibi yargı kültürü bakımından da bir dönüm noktası niteliğindedir. Geçmişte yaşananlardan çıkarılması gereken en önemli ders yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının, hukuka bağlı kalmanın hayati öneme sahip olduğu gerçeğidir. Önce darbeciler, sonra vesayetçiler, nihayet FETÖ'nün milletimizin adalet duygusuna vurduğu darbelerin izlerini silene dek çalışmalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.
"Yargı kararlarına getirilecek ilmi, hukuki, makul, mantıklı, yapıcı eleştiriler, yargıya engel değil tam tersine yargının gelişmesine destek olur." ifadelerini kullanan Erdoğan, "Yeni adli yılda hem adalet teşkilatımızı hem milletimizi rahatlatacak yargı reformu çalışmalarımızı hızlandıracağız. Reform stratejimizin temelinde özgür birey, güçlü toplum, daha demokratik bir Türkiye idealimiz bulunmaktadır. Hak, hukuk ve insan hakları gibi kavramları bugüne kadar hiçbir gündelik ajandaya ya da ucuz politikaya teslim etmedik, etmeyeceğiz. Yeni bir yargı paketi için hemen kolları sıvadık. Arkadaşlarımız en kısa zamanda bu yeni paketi Meclisin gündemine getirecekler." açıklamasında bulundu.
Muhalefetin anayasa çalışmalarına değinen Erdoğan, "Bu taslakları müzakere etme ve ortak bir metin imkanı ortaya çıkarsa, Türkiye için büyük bir kazanç olacaktır. Her ne şekilde olursa olsun önümüzdeki yılın ilk aylarında kendi hazırlığımızı milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız." dedi.
Yaklaşık 700 bin metrekare kapalı alana sahip olacak yeni adliye binasının, mevcudun 4 katı büyüklüğüyle Ankara'nın ihtiyacını uzun bir süre karşılayacağına işaret eden Erdoğan, böylece oldukça dağılmış olan adliyenin tüm birimlerini de aynı yerde buluşturacaklarını söyledi. Bu projenin de hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Elbette sadece büyük binalarla, gelişmiş fiziki imkanlarla, güçlü teknolojik altyapılarla adalet sağlanamaz. Bunlar sadece adaletin daha hızlı, daha sağlıklı tesisine katkıda bulunur. Adaletin tesisinin garantisi, yargının bağımsız ve tarafsız bir anlayışla ortaya koyacağı duruşu, temsili ve sonuçta vereceği adil kararlardır. Kiminin Hazreti Ömer'e, kiminin Hazreti Ali'ye izafe ettiği bir sözle özetleyecek olursak, 'Devletin dini adalettir.' Eğer bir devlette adalet yoksa, onun hangi sistemle yönetildiğinin, kim tarafından idare edildiğinin, vatandaşlarının hangi inanca veya milliyete sahip olduğunun bir önemi kalmaz, orada sadece zulüm hüküm sürer. Evet, adalet devletin varlığının sebebidir. Ecdadımız, yüreğinin ve bileğinin gücüyle ele geçirdiği coğrafyaları, asırlar boyunca adaleti sayesinde huzurla, güvenle yönetmeyi başarabilmiştir. Bunun için Kanuni Sultan Süleyman Han 'Kılıcın yapamadığını adalet yapar' diyor. Gelecek nesillere bırakacağımız en büyük miras da işte bu anlayış olacaktır."

Adaletin aynı zamanda, toplumun huzur ve barışının, mutluluğunun ve refahının teminatı olduğuna işaret eden Erdoğan, "Herhangi bir haksızlığa 'dur' diyecek, millet adına hakkı sahibine teslim edecek olan da yine adalettir, adaletin temsilcileridir. Dolayısıyla, adalet sistemini geliştirmek için atılan her adım, bizim için değerlidir, kıymetlidir, önemlidir." diye konuştu.
İşte bunun için kadim kültürde yargı mensubunun hikmet, feraset ve basiret sahibi olmasının beklendiğini belirten Erdoğan, bu açıdan bakıldığında adalet dağıtanların sorumluluğunun büyük, yükünün fazla, vebalinin ağır olduğunu vurguladı.
"Maalesef yakın tarihimizde bu mukaddes sorumluluğu 'millet için ve millet adına' taşımaktan bihaber, sözüm ona yargı mensuplarına rastladık." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Asıl görevlerini bir kenara bırakıp vesayet güçlerine, darbecilere, cuntacılara selam duran adalet temsilcilerinin elinde yargının nasıl bir zulüm makinesine dönüşebileceğini hep birlikte gördük. Milletimiz, 27 Mayıs'ın 'Yaslıada' mahkemelerinde, darbecilerin kurdukları sözde mahkeme kürsülerini ve orada oturanları unutmadı. Yine 'bir sağdan, bir soldan' diyerek gençleri emirle darağacına gönderen 12 Eylül faşizminin pervasızlığı hala hafızalarımızda tazedir. 'Bin yıl sürecek' dedikleri 28 Şubat zulmüne ortak olan, vesayetçilerden brifing alan sözde yargı mensuplarının sergiledikleri rezillik daha dün gibi gözlerimizin önündedir."
Adil davranma yükümlülüğünün her kurum ve fert için geçerli bir yükümlülük olduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bununla birlikte, yargının bağımsızlık ve tarafsızlığı, kararlarının hiçbir koşulda eleştirilmeyeceği anlamına da gelmez. Mahkeme kararları elbette herkes için bağlayıcıdır. Sistemin bu şekilde işlemesi hukuk devletinin en basta gelen şartıdır ancak bir kararın bağlayıcılığı başkadır, eleştirilmesi başkadır. Demokrasilerde, hukukun ve hakkaniyetin sınırları içinde yargı kararları da eleştirilebilir, tartışılabilir, üzerinde farklı görüşler ifade edilebilir. Hayatın ve yapılan işin tabiatı gereği, yargının verdiği kararı beğenen kadar beğenmeyen de çıkabilir. Hatta yargı kararlarına getirilecek ilmi, hukuki, makul, mantıklı, yapıcı eleştiriler, yargıya engel değil, tam tersine yargının gelişmesine destek olur. Bunun için yargının, kamusal tartışmaya katkı sunan her türlü eleştiriye açık olması gerektiğine inanıyorum. Tabii bunu yaparken, hakimin ve savcının yasaları uygulamakla vazifeli olduğunu asla hatırdan çıkarmamalıyız."
Erdoğan sözlerinin devamında şunları kaydetti:
"Hak, hukuk ve insan hakları gibi kavramları, bugüne kadar hiçbir gündelik ajandaya ya da ucuz politikaya teslim etmedik, etmeyeceğiz. Dünyanın dört bir yanında bu kavramların hangi hukuksuzluklara ambalaj yapıldığını, hangi insanlık dramlarının yaşandığını da hep birlikte izliyoruz. Biz, toplumların ve devletlerin ancak vicdanın ve adaletin hakimiyetiyle ayakta kalabileceğine tüm samimiyetimizle inanıyoruz. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturuyla hazırladığımız İnsan Hakları Eylem Planı'yla, insan haklarına dayalı bir devlet anlayışının, hem idarenin iş ve işlemlerinde hem de yargı pratiğinde esas olmasını hedefliyoruz. Belgenin uygulama takvimini, her bir faaliyet için belirlediğimiz sürelere uygun şekilde takip ediyoruz. Adli tatilden hemen önce çıkan Dördüncü Yargı Paketi'mizle kadına yönelik şiddetle mücadeleyi ceza kanunu seviyesinde yaptığımız değişiklikle güçlendirdik."

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş dua ederek açtı

2021-2022 Adli Yıl Açılışı ve Yargıtay yeni hizmet binası Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın okuduğu duanın ardından açıldı. Erbaş duasında "Bu eserin açılışını besmeleyle gerçekleştiriyoruz. Hayırlı ve mübarek eyle Allah'ım, bereketli eyle Allah'ım" ifadelerini kullandı.
Yorum yaz