GÖRÜŞ

‘Sadece Türkiye değil, AB, Rusya ve Çin'in gözü de Trump'ın atacağı tutarsız tweetlerde'

Emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın Türkiye'yi ‘ekonomik yıkıma uğratma' tehdidini, Türk-Amerikan ilişkilerinde oluşan belirsiz ortamını ve ikili ilişkilerdeki ‘Trump faktörünü' Sputnik'e değerlendirdi.
Sitede oku

'Eğer Kürtleri vurursa, Türkiye'yi ekonomik yönden mahvederiz'
ABD Başkanı Donald Trump'ın ‘Türkiye'nin Suriye'de Kürtleri vurması durumunda Türkiye'yi ekonomik yıkıma uğratacaklarını' söyleyerek Türkiye'yi tehdit eden ve ülkenin Fırat'ın doğusundaki Amerikan destekli YPG'ye yönelik olası operasyonunu hedef alan açıklamalarının yankıları sürüyor. Trump'ın Twitter üzerinden Türkiye'yi hedef aldığı sözlerinin ardından Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD'li mevkidaşı telefonda görüşerek olası krizi yatıştırsa da, iki ülke ilişkilerindeki kırılganlık halen değişmedi. Ayrıca, liderlerin telefon görüşmesinin ardından gündeme gelen "Suriye'de güvenlik bölgesi oluşturma" önerisiyle tarafların neyi kastettiği de henüz netleşmedi.

‘DÜNYA TRUMP'IN ÇELİŞKİLİ TWEETLERİNE ODAKLANMIŞ DURUMDA'

Son dönemde Trump'ın tweetleri ve dolar hareketiyle bağdaştırılmaya başlanan Türk-Amerikan ilişkilerinin gidişatı ve ikili ilişkilerdeki 'Trump faktörü'nü, Emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu, Sputnik'e değerlendirdi. Loğoğlu "Sadece Türkiye değil, Avrupa Birliği, Rusya, Çin ve hatta bütün dünyanın gözü, Trump'ın öncekilerle çelişen bir sonraki tweetinin ne olacağında. Trump, kesinlikle tutarlılık sergilemiyor; bir gün sonra, önceki gün söylediğinin tam tersini söyleyebiliyor. Ama Trump'ın ‘Türkiye ekonomisini mahvederiz' sözünü hayata geçirecek bir çizgide devam etmesi durumunda, Türkiye bundan çok ciddi zarar görebilir. Bunu anlamak için Rahip Brunson olayını hatırlamak bile yeterli. O bakımdan, Türkiye'nin izlemesi gereken çizgi, Trump'ın Türkiye'yi bir kez daha tehdit ettiği bir tweet atmamasını sağlamak olmalı" dedi.

‘TRUMP'IN TÜRKİYE'YE YÖNELİK TEHDİDİ LAFLA GEÇİŞTİRİLECEK CİNSTEN DEĞİL'

Dün 'mahvederiz' diyen Trump: Türkiye ile ekonomik ilişkilerin genişlemesi için büyük potansiyel var
ABD Başkanı Donald Trump'ı açıklamasını tetikleyenin Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'un Ankara'ya yaptığı ziyaret sırasında gördüğü muamele olduğuna işaret eden Loğoğlu "Bolton'un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edilmeyişi ve Bolton'un Amerikan beklentileri bakımından Ankara'dan eli boş dönmesinin Trump'ı bu tweeti atmaya sevk ettiğini düşünüyorum. Bolton'un Trump'a, muhtemelen, ziyaretle ilgili olumsuz tablo çizmesinin ardından Trump, böyle bir tweet attı. Özellikle Türk ekonomisinin içinde bulunduğu kırılgan, sorunlu durumu dikkate aldığımızda; bunun aslında lafla geçiştirilemeyecek kadar ciddi bir tehdit olduğu ortada" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Trump'ın tehdidi karşısındaki tutumunun "doğru" olduğunu söyleyen Loğoğlu "Erdoğan'ın Trump'a telefon açması doğru bir hamleydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump'ın tweetine aynı şekilde cevap vermek yerine konuyu, gündemi değiştirecek bir hamle yaptı. Erdoğan durumu, hiç olmazsa şimdilik, Amerika'nın ‘Türk ekonomisini mahvetmesi' noktasından ‘Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölge kurulması' noktasına kaydırdı. Bence Erdoğan'ın yaptığı akıllıcaydı. Süreci Trump'ın çizdiği yörüngede devam ettirmenin gereği veya faydası yoktu" dedi.

‘TÜRKİYE İLE ABD ARASINDAKİ BELİRSİZLİK DOLU KIRILGAN ORTAM SÜRÜYOR'

Kalın: Erdoğan ile Trump tatlıya bağladı, ekonomik tehdit geride kaldı
Trump'ı tutumunda Türkiye'nin "yanlış" Suriye politikasının önemli rol oynadığına işaret eden Loğoğlu "Trump'ı bu noktaya, Türkiye'nin yanlış Suriye politikaları da getirdi ve bu politika henüz düzeltilmiş de değil. Türkiye'nin Suriye'ye, PYD/YPG'ye bakış açısıyla, ABD'nin PYD/YPG'ye bakış açısındaki farklar da giderilmiş değil. Erdoğan'ın yaptığını, gündemi değiştiren bir hamle olarak görmeliyiz. Aslında izlenen yanlış politikalar sebebiyle tehdit savrulan bir pozisyona geldik. Erdoğan'ın hamlesine rağmen, Türkiye-ABD ilişkilerindeki kırılgan ortam ve belirsizlik devam ediyor. Sürecin nereye gideceği de belli değil. Tek belli olan, Fırat'ın doğusuna yönelik bir operasyonun bir süre daha askıya alındığı. Bu da iyi bir şey çünkü Fırat'ın doğusuna yönelik askeri operasyon, çok sıkıntılı, çok yönlü sıkıntılara yol açabilir" dedi.

‘TARAFLARIN GÜVENLİ BÖLGEDEN NE ANLADIĞI BELİRSİZ ANCAK GÜVENLİ BÖLGE SURİYESİZ OLMAZ'

‘ABD'nin güvenli bölge planı gerçekleşirse, Suriye'de 5-10 yıla bir PKK devletçiği ortaya çıkar'
Loğoğlu "Türkiye ve ABD'nin ‘güvenli bölge' anlayışı örtüşüyor mu, bu henüz belirsiz. Ve muhtemelen de iki tarafın anlayışı örtüşmüyor. Türkiye ve ABD arasında liderler seviyesinde, nereye gideceği belli olmayan bir süreç sözkonusu. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, güvenli bölgenin Türkiye tarafından kontrol edileceğini söyledi. ABD, buna rıza gösterecek mi, bu belli değil. Benim şahsi kanaatim, güvenli bölge oluşturulacaksa, orada Suriye devletinin, Suriye ordusunun olması gerektiği yönünde. Çünkü en güvenli bölge ancak o şekilde sağlanır" ifadelerini kullandı.

Yorum yaz