Emekli Tümgeneral Yavuz: 'PKK ile PYD’yi ayırıyoruz' demek tam bir aldatmaca

Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, Seyr-i Sabah programında ABD’nin PKK’nın yönetici kadrosundakiler için ödül koymasını yorumladı. Yavuz, ABD’nin biz PKK ile PYD’yi birbirinden ayırıyoruz söylemlerinin aldatmaca olduğunu savundu.
Sitede oku

ABD, PKK liderleri Karayılan, Bayık ve Kalkan için toplam 12 milyon dolar ödül koydu
Bir süredir Türkiye-ABD ilişkileri son derece krizlerle ilerliyordu. Gerek Suriye'de çatışma riski, gerekse Rahip Brunson'ın tutukluluğu iki ülke arasındaki tansiyonun yükselmesine neden oldu. Ardından yaşanan gelişmelerle ABD ile Türkiye arasındaki ilişkiler düzelme yoluna gitti. Hatta 6 Kasım gecesi ABD, Twitter üstünden sürpriz bir duyuru yaparak PKK'nın üst düzey üç isminin yakalanmasına yardım edecek olanlara para ödülü vereceğini duyurdu. Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, Seyr-i Sabah programında bu yapılanları temkinli bir iyimserlikle karşılarken yine de ABD'nin "Biz PKK ile PYD'yi birbirinden ayırıyoruz" söyleminin bir aldatmaca olduğunu vurguladı. Yavuz şu anda ABD'nin İran ile yaşadıkları yüzünden Türkiye'ye ihtiyacının arttığını, Türkiye'nin de bunu doğru kullandığını vurguladı:

‘BİR TAKIM TAVİZLER KOPARILABİLİR'

ABD: Suriye'nin kuzeydoğusunda SDG ile 'güvence' devriyesi gerçekleştirdik
"Amerika'nın şu anda Türkiye'ye ihtiyacı arttı. Özellikle İran ambargosundan sonra arayı farklı bir noktaya getirmek istiyor. Esas maksat bu. Devriye faaliyetinde bulunmak bir alanı kontrol etmenin yöntemlerinden biridir. Orada PKK, PYD herhangi bir hareket yapamasın diye varlık göstermektir. Herhangi bir olay olduğunda müdahale etmenin altyapısının sağlanmasıdır. Öncelikle Fırat'ın batısını hem PYD'lilerden hem Amerikalılardan temizlemek gerekiyor. ABD'nin ne işi var orada? Suriye devleti onları davet etmedi. Fırat'ın doğusundaki durum farklılık arz ediyor. Orada nasıl bir operasyon öngörülüyor? ABD oradayken yapılacak operasyon onlarla çatışma riskini artırır. 500 kilometre genişlik ve 200 kilometre derinlik var. Bu kadar geniş bir alanda yapılacak operasyon neyi sağlar bize diye de sormak lazım. Burada amacın önce ortaya konması lazım. Buradan komple PKK PYD varlığını ortadan kaldırmak çok büyük bir operasyon gerektirir. Burada birbiriyle uyumsuz bir durum söz konusu. Türkiye'nin o bölgede öncelikle Suriye'nin kendi birliklerini kullanmasını sağlayacak adımlar atması, ikili sıkıştırma olması gerekiyor.

Biraz kilitlenmiş bir durum var. ABD'nin İran ambargosu ve yürüttüğü strateji, onların Türkiye'ye daha çok yaklaşmasını gerektiriyor. Birtakım tavizler koparılabilir. Önümüzdeki zaman dilimi içinde bunların neler olduğunu göreceğiz. Bütün bilgi bizde olmadığı için her şeyi ihtimalle konuşmak gerekiyor. Genel gidişata bakınca bir Kürt açılımının çok yakın olmadığını sezinliyoruz. Geçen sene ABD'li yetkili biz PKK ile PYD'yi ayırıyoruz diye bir beyanat vermişti. PKK ile mücadelesinde Türkiye'nin yanındayız demişlerdi. İki örgütün ayrı olduğunu bize kabul ettirmeye çalışıyorlar. Bu bir aldatma adımıdır. Ödül konan üç liderin yakalanması söz konusu olursa PKK'nın ortadan kalkacağını söylemek zor. Ama şunu herkesin görmesi lazım: Demek ki ABD işine gelince birilerini teslim edebiliyor. Demek ki onların çıkarları ortadan kalkıyor. Bizim PKK'dan ve ABD'den umut besleyen kesimlerin ders alması lazım. İyi hesap yapmaları gerekiyor.

ABD'li general, Türkiye tarafından kırmızı kategoride aranan YPG'li ile görüştü
Bu liderler teslim edilirse Ankara, ABD'ye borçlu duruma düşmez. Ankara yatığı açıklamalarla bu jestin anlamını görmüş gibi görünüyor. Sevinerek bunun üstüne atlamadılar. Bu da doğru analiz yaptıklarını işaret ediyor. Türkiye'nin ABD'den daha çok alacağı var. Yılbaşına kadar bir anayasa yapılması gündemde Suriye için. Bundan üniter bir Suriye çıkmayacak. Parçalar olacak. Bu koşullarda Fırat'ın doğusundaki yapının kendini empoze etme koşulları çıkar. Türkiye'nin öngörülü davranıp merkezi devletin bizimle muhatap olması sağlanmalı. Bu adımların arka planında Türkiye'nin içinde bulunduğu ittifaklardan soyutlama arayışları var. ABD'nin adımları arasında bunun olduğu söylenebilir. Kaşıkçı Türkiye'nin elini ABD ve Suudi Arabistan'a karşı güçlendirdi. Bunun gibi bir takım bilemediğimiz konular da olabilir."

Yorum yaz