TBB Başkanı Sağkan Diyarbakır’da: Soruşturma süreci hukuka uygun yürütülmeli
© Sputnik / Sertaç Kayar
Abone ol
Diyarbakır merkezli operasyonda gözaltına alınan 4 gazeteci tutuklandı, 2 avukat serbest bırakıldı. Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, “Seçim sürecinde, bu operasyon ciddi kaygılar uyandırdı” dedi. TBB Başkanı Erinç Sağkan da “Soruşturma süreci hukuka uygun yürütülmeli” açıklamasında bulundu.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, 25 Nisan sabahı 21 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan ve aralarında 25 avukat, gazeteci ve sanatçıların da bulunduğu 128 kişinin emniyet ve savcılıktaki ifade işlemleri sürüyor. İfade işlemleri sona eren gazeteciler Abdurrahman Gök, Mehmet Şah Oruç, Beritan Canözer ve Remzi Akkaya 'örgüt üyeliği' suçundan tutuklandı.
Gözaltına alınan avukatlardan 2’si adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Diyarbakır merkezli operasyonda gözaltına alınan 4 gazeteci tutuklandı, 2 avukat serbest bırakıldı
© Sputnik / Sertaç Kayar
Diyarbakır’da giden TBB Başkanı Sağkan’dan açıklama
25 avukatın da gözaltına alınması nedeniyle Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, Diyarbakır Adliyesi’nde süreç ile ilgili bilgi aldı. TBB Başkanı Sağkan ardından Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren ile birlikte adliye binası önünde açıklama yaptı. Açıklamaya, gözaltına alınanların yakınları da katıldı.
Diyarbakır Baro Başkanı Eren: Seçim sürecinde, bu operasyon ciddi kaygılar uyandırdı
İlk açıklamayı yapan Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, “Türkiye'nin birçok yerinden baro başkanı ve avukat meslektaşlarımıza hukuki destek için kentte geldi. 25 meslektaşımız hakkında gözaltı kararı verildi. Dün akşam iki meslektaşımız emniyette serbest bırakıldı. Halen 15 meslektaşımız gözaltında. Özellikle gözaltında meslektaşlarımıza hukuksuz uygulamalar olduğu bilgisi paylaşıldı. Bildiğiniz gibi Türkiye seçim sürecinde. Kamuoyunda bu operasyon ciddi kaygılar uyandırdı” dedi.
Sağkan: Tedbirler, sınırsız ve keyfi şekilde uygulanabileceği anlamını taşımaz
Ardından konuşan TBB Başkanı Erinç Sağkan, soruşturma sürecine dikkat çekerek, “Bir gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz, o gömleği doğru şekilde giyme şansınız yoktur. Soruşturma aşaması bir ceza davasının en önemli aşamasıdır. Bir soruşturmadaki yanlışlar, hukuka aykırı uygulamalar, bu soruşturmanın devamındaki kovuşturma sürecini de çok olumsuz şekilde etkiler. Evet kısıtlılık kararı yada avukata erişimin engellenmesi gibi kararlar ceza muhakemesi kanununca alınabilecek kararlardır. Ancak bu tür tedbirlerin ceza muhakemesi kanununda düzenlenmesi, bunların sınırsız ve keyfi şekilde uygulanabileceği anlamını taşımaz. Eğer ki bu tür kararları uyguluyorsanız soruşturma makamı olarak, bu tedbirlere neden başvurduğunuzu, bu tedbirler uygulanmazsa eğer soruşturmanın selametini nasıl akamete uğratacağını da gerekçeli olarak göstermek zorundasınız” şeklinde konuştu.
‘Avukatların evlerinin baro temsilcisi olmaksızın aranması hukuka aykırı bir işlemdir’
Sağkan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yoksa bu tür tedbirlerin rutin olarak uygulanması, temel olarak bu soruşturmaların adil olarak yürütülmeleri anlamını taşır ki bu aşamadan sonra atılacak hiçbir adımda burada yapılan hukuksuzluğu telafi edemezsiniz ve bu yargılamalar hak ihlalleriyle tazminat dosyaları olarak geri döner. Bizler hukukçuların yapılan işlemleri hukuk çerçevesinde değerlendiririz. Özellikle avukat meslektaşlarımızın avukatlık kanunundaki ve ceza muhakemesi kanunundaki açık hükümlere rağmen evlerinin baro temsilcisi olmaksızın aranması tamamen hukuka aykırı bir işlemdir. Buradan elde edilen deliller ne olursa olsun artık hukuka aykırı olarak elde edilmiş delillerdir. Bir yargılamanın esasına teşkil edecek şekilde değerlendirmeye alınamaz. Soruşturma sürecinin hukuka uygun olarak yürütülmesi TTB olarak ve barolar olarak en büyük beklentimizdir. Tutuklama, en son uygulanması gereken tedbir olduğu unutulmamalı.”
“Yoksa bu tür tedbirlerin rutin olarak uygulanması, temel olarak bu soruşturmaların adil olarak yürütülmeleri anlamını taşır ki bu aşamadan sonra atılacak hiçbir adımda burada yapılan hukuksuzluğu telafi edemezsiniz ve bu yargılamalar hak ihlalleriyle tazminat dosyaları olarak geri döner. Bizler hukukçuların yapılan işlemleri hukuk çerçevesinde değerlendiririz. Özellikle avukat meslektaşlarımızın avukatlık kanunundaki ve ceza muhakemesi kanunundaki açık hükümlere rağmen evlerinin baro temsilcisi olmaksızın aranması tamamen hukuka aykırı bir işlemdir. Buradan elde edilen deliller ne olursa olsun artık hukuka aykırı olarak elde edilmiş delillerdir. Bir yargılamanın esasına teşkil edecek şekilde değerlendirmeye alınamaz. Soruşturma sürecinin hukuka uygun olarak yürütülmesi TTB olarak ve barolar olarak en büyük beklentimizdir. Tutuklama, en son uygulanması gereken tedbir olduğu unutulmamalı.”
