00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
9 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
8 dk
HABERLER
12:00
5 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
11 dk
HABERLER
18:00
10 dk
HABERLER
19:00
10 dk
HABERLER
07:00
5 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
10 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
9 dk
HABERLER
12:00
6 dk
YAPAY ZEKA GÜNLÜĞÜ
14:05
54 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:00
9 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
19:00
1 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
 - Sputnik Türkiye, 1920
EKSEN
Ceyda Karan’ın hazırladığı Eksen’de her gün dünyanın farklı bölgelerine dair gelişmeler masaya yatırılıyor.

‘Davos Batılı oligarkların tepe örgütü gibi'

‘Davos Batılı oligarkların tepe örgütü gibi'
Abone ol
Hasan Erel’e göre Davos Dünya Ekonomi Forumu, Batılı oligarkların tepe örgütü gibi. Erel, elitler gelir eşitliği başlığını tartışırken OXFAM raporunun küçük bir azınlığın palazlanmasına işaret ettiğini söyledi. Davos'un Batı'nın 'kendi içine doğru çöken kısmını temsil ettiğini' belirten Erel, dünyanın yeni büyük savaşa sürükleme riskine atıf yaptı.
İsviçre’nin Davos kasabasında Dünya Ekonomi Forumu (Davos Zirvesi) başladı. 16-20 Ocak tarihlerinde düzenlenecek Davos'a küresel çapta iş dünyası, üst düzeyde siyasetçiler ve sivil toplum kuruluşları ile akademiden isimler katılıyor. ‘Elitler Kulübü’ olarak anılan forumun katılımcıları bir taraftan çevre sorunları ve iklim değişikliğini tartışırken, Davos'a özel jetleriyle gitmeleri şimdiden tartışma konusu oldu. Zengin elitler geçen yıl Davos'a yaklaşık 1040 jetle katılım sağlanmıştı. Bu da 350 bin otomobilin bir haftalık karbon salınımına denk bir salınıma sebep oldu. Bu yıl da görüntü farklı değil. Çevre eylemcileri ancak binlerce dolar ödeyerek katılım sağlanabilen forumlarda yerlerini alamasalar da Davos kasabasında protestolarına devam ediyor.
Enerji krizi, iklim değişikliğiyle mücadele ve gelir adaletsizliğini gündeme alacak zirvenin bu yılki başlığı 'Parçalanmış Dünyada İşbirliği'. Dünya Ekonomik Forumu’nun kurucusu ve yönetim kurulu başkanı 84 yaşındaki Klaus Martin Schwab bu yıl sağlık sorunları nedeniyle açılışa katılamadı. Geçen yıl Devlet Başkanı Şi Jinping ile katılım sergileyen Çin, bu yıl Başbakan Yardımcısını foruma gönderdi. Rusya ise adeta 'yasaklı' konumda.
Davos Ekonomi Forumu, küresel anlamı ve tartışmalı başlıkları dış politika yazarı Hasan Erel’le konuştuk.

‘Davos, Batılı oligarkların tepe örgütü gibi’

Hasan Erel’e göre Davos'un bu yıl 'Parçalanmış Dünyada İşbirliği' üst başlığı yeniden tercüme edilerek okunmalı. Bunun ABD ve Batı'nın dünyanın kalanından ayrışması olarak okunabileceğini belirten Erel, Davos’u da Batılı oligarkların tepe örgütü olarak nitelendirdi. Erel, forumun başlamasıyla yayınlanan OXFAM’ın insanlık fakirleşirken zenginlerin daha da zenginleştiğine işaret eden raporuna atıfta bulundu:
"Parçalanmış dünyada işbirliği başlığının tekrar tercüme edilerek okunması gerekir. Dünya Ekonomik Forumu diye geçen Davos, Amerika’daki Bilderberg, Roma kulübü gibi dünyanın Batı oligarşisinin tepe örgütleri. Şu anda son dönemde Klaus Schwab öne çıktı, ‘doktor evil’ kılığında. Özellikle pandemi döneminde garip giysileriyle Alman aksanıyla sembol haline geldi. Filmlerdeki dünyayı ele geçirmeye çalışan çılgın bilim adamlarına benziyor. Hastalanması, belki pandemi döneminde çok ‘ah’ aldılar. Belli bir olağan şüpheli olarak görüldüler. Son Oxfam raporunda da 2020’den beri kazanılan 42 trilyon doların yüzde 99’unu bunlar almış. Dünya korkunç fakirleşirken zenginler daha da zenginleşmişler. . 42 trilyon doların yüzde 99’unu kapmışlar. Demek ki büyük sıfırlama dünyanın geri kalanı fakirler için gerçekten olmuş. Sadece ekonomik boyutu değil. Parçalanan dünya ne demek? Amerika ve Batı’nın dünyanın geri kalanından ayrışması ve savaş gündemiyle girilen bir 2023. Rusya’nın düşman konumuna yerleştirilmesi ve ona Çin’in eklenmesi."

'Şi Cinping yerine Zelenskiy ‘Zoom’la katılacak, rengi ortaya çıkıyor'

Erel Davos'un bu seneki katılımcılarına da dikkat çekti. Çin'in bu sene daha alt düzeyde yetkili gönderdiğini, Rusya'nın ise 'yasaklı' göründüğünü belirten Erel, Zelenskiy'nin yanı sıra Batı'nın şahin isimleri ve savaşlarla anılan şirket yapılanmalarının varlığına atıfta bulundu:
"Çin gerçi yine Davos’ta bu sene temsil ediliyor. Rusya’yı hiçbir şekilde çağırmıyorlar. Çin’den rütbe anlamında daha düşük düzeyde bazı yetkililer gelmiş. Bu sene Şi Cinping yerine Zelenskiy ‘Zoom’la katılacak. Rengi ortaya çıkıyor. Bu bir nevi dünyanın ayrışmasının formüle edileceği bir zirveye dönüşüyor. Toplantıya baktığınızda Batılı, hızlı, savaş zanlısı isimleri görüyoruz. Kanada Başbakan Yardımcısı Chrystia Freeland gelecek. Nazi geçmişi olan biri. Stoltenberg’den sonra NATO Genel Sekreteri olacakmış. Dünyanın en büyük yatırım şirketi BlackRock orada, diğer büyük şirketler, bankalar orada. ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Avril Haines var, işkenceciliğiyle bilinen, eski CIA başkanıydı. 52 devlet başkanı katılıyor. Türkiye’den siyasetçi anlamında davetli olarak sadece DEVA Partisi Başkanı Ali Babacan’ı gördüm. Yoksa 14 isim daha var. İş dünyası olarak Koç grubu, Sabancı, Doğan Grubu var. Ali Babacan hep çağırılıyordu, Davos’un sevilen isimlerinden birisiydi."

'Batı'nın kendi içine doğru çöken kısmını temsil etmeye başladı'

Erel, Dünya Ekonomik Forumu'na katılmanın 'pahalı iş' olduğuna dikkat çekti. Forumun eskiden Çin ve Rusya'dan iş çevrelerini de davet eden daha küreselci bir yapısı olduğunu belirten Erel, bugün artık Batı'nın kendi içine doğru çöken kısmını temsil etmeye başladığı görüşünde:
"İlginç bir zirve bu. 2700 katılımcı var, katılım ücreti kişi başı 19 bin dolar. Ayrıca şirketlerden yılda aidat olarak 60 ila 600 bin dolar alınıyor. Dünya Ekonomik Forumu, İsviçre’in Davos kasabasındaki toplantıdan minimum her yıl 213 milyar dolar kazanıyor. Otellerden alınan paylarla 1 milyar doları bulduğu söyleniyor. Koruma da İsviçre ordusuna verilmiş. Ordu tam teçhizatlı, her türlü ekibiyle 5 bin askeri tahsis etmiş. Giderek Batı dünyası, dünyanın geri kalanından ayrışıyor, burada bunu okuyorum. Davos eskiden daha küreselci, özellikle Çin’i kapsayan Rusya’nın Batı’ya yakın iş çevrelerini de çağıran globalist bir örgüttü. Şimdi sanki daha Batıcı, Batı’nın kendi içine doğru çöken kısmını temsil etmeye başladı. Çok büyük bir sermaye yapısı var arkasında. Zamanında hükümetleri deviren, bizdeki TÜSİAD gibi düşünün. 3 yıldır dünyaya yeni bir elbise biçmeye çalışıyorlar. Sermayenin işbirliği."

‘Batı kapitalizminde karşılıksız dolaşan 2.5 katrilyon dolarlık kağıt var. Durum saadet zinciri gibi’

Erel, Davos elitleriin ortaya koydukları başlıkları tartışmalarının beyhudeliğine dikkat çekti. 2008 mali krizini anımsatan Erel, bugün artık Batı kapitalizminde karşılıksız dolaşan 2.5 katrilyon dolarlık kağıt olduğunu belirtirken, bu sistemde sorunların nasıl çözülebileceğini zaten kimsenin bilmediğini vurguladı. Erel'e göre esas kaygı verici olan, daha önceki krizlerde bunları savaşla çözmeye çalışmaları:
"Burada asıl kaygılandıkları şu. Amerika’daki ekonomik krizin başladığı 2008’den beri dünyada karşılıksız dolar bazlı kağıt miktarı, hisseler vs düşünülürse, İsviçreli bir ekonomistin verilerine göre, 2.5 katrilyon dolarlık şişmiş balon var. Batı kapitalizminde dolaşan kağıt var ve bunun karşılığı yok. 2008’de de böyle bir kriz yaşandı. Karşılığı olmayan türev kağıtların büyük bankaları batırmasına yol açan bir şeydi. 2008’den sonra dolar basma gücü ABD'de olduğu için daha çok basarak, karşılıksız kağıt üreterek, devam ettirdiler. Nasıl çözüleceğini kimse bilmiyor. Bir saadet zinciri gibi, sonunda patlayacak ama nasıl patlayacak? Bir pandemi çıktı, savaş çıktı. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı öncesinde de Batı’da ekonomik krizler yaşanıyor ve büyük bir savaşla çözülmeye çalışılıyor. Önemli olan insan hayatı değil para."

'Sundukları çözüm dünyanın ormanları, suyu, havasıyla bütün varlıklarının finansallaştırılması'

Davos forumunun altbaşlıklarını eleştirerek sıralayan Erel, söylenen hiçbir şeyin yeni olmadığı bir zemine işaret etti. Örneğin inkar edilemeyecek iklim krizine atıf yapan Erel, buna dünyanın ormanları, suları ve havasıyla 'finansallaştırma' üzerinden çözüm getirilmeye çalışıldığına anımsattı:
"2023 için ana temalar şunlar. Enerji, iklim ve doğa için yeni bir sistem bağlamında enerji ve gıda krizleri (Plebleri açlıktan boyun eğdirmek için ne yapacağız?). Yeni bir yatırım, ticaret ve altyapı sistemi bağlamında yüksek enflasyon, düşük büyüme, borç ekonomisi (Plebleri boyun eğdirmek için nasıl iflas ettiririz?). Özel sektör inovasyonu ve direnci için sınır teknolojilerinden yararlanmaya yönelik yeni bir sistem bağlamında sektördeki karşı rüzgarlar (Borg nasıl oluştu?). Borg denilen şey kolektif bilince sahip insanları asimile eden robot ve uzay yaratıkları sürüsüymüş. Yeni iş, beceri ve bakım bağlamında sosyal güvenlik açıkları (Yarattıkları krizden nasıl yararlanılır?). Çok kutuplu bir dünyada yeni bir diyalog ve işbirliği sistemi bağlamında jeopolitik riskler (Ukrayna’daki krizden nasıl yararlanılacağı veya süreçte kendilerini havaya uçurmadan yarattıkları krizden nasıl yararlanılacağı). Bu aslında bu şekilde okunmayı gerektiren bir zirve. Söylenen hiçbir şey o değil. Küresel ısınma gündemi var ki doğru, buna itiraz edilemez. Nedenleri tartışılabilir, insandan mı yoksa dünyanın doğal sürecinden mi kaynaklı diye. Buna getirilen çözüm burada şu; Dünyanın bütün varlıklarıyla finansallaştırılması, ormanlar, sular hatta hava finansallaşacak. Yani karbon ayak izi gibi bir formülasyon var. Karbondioksiti sıfırladığı zaman dünyada yaşamın olmadığı anlamına geliyor. Bu çevresel konuyu bile bunları nasıl finans piyasalarına unsur olarak koyabiliri. Büyük varlık fonlarının bunda nasıl hareket ettiğini göreceğiz?"

'Adeta BM'nin yerini alacak bir küresel otorite kuruyorlar'

Davos'un artık adeta 'küresel otorite' gibi davrandığını, pek çok Batı ülkesinin liderlerinin 'genç küresel liderler' programından yetişme olduğunu söyleyen Erel, artık Batı'daki halkların da küçük bir grubun zenginleşmesi karşısında kendi durumlarının kötüye gittiğini anlamaya başladıkları değerlendirmesinde bulundu:
"Burada gelişmekte olan ülkeler için hep bu handikap olarak ortaya çıkıyor. Zenginler hem servetlerini korumayı planlıyorlar hem de servetlerini arttırıp dünyanın bir kesiminin yönetiminde BM’nin yerine geçmesi gibi bir gündemi de görüyoruz. Son birkaç yıldır Davos, küresel bir otorite gibi oldu. Klaus Schwab, ‘Hükümetlere nüfuz ediyoruz’ dedi. Hakikaten de bugün İngiltere Başbakanı’ndan Kanada Başbakanı’na kadar hepsi Davos 'genç küresel liderler' programında yetişmişler. Merkel’ine kadar böyle, bir dönem Putin bile girmiş. Siyaset artık ekonomi ya da büyük sermayenin uzantısı haline de geliyor. Joe Biden da onlardan, pek genç değil ama girmiş. Sadece Güney ve Doğu’da değil Batı’da da tartışılıyor. Davos’a Amerika ve Avrupa’da karşı çıkan çok. Halklar artık anlıyorlar. Giderek durumları kötüye gidiyor. Batı’dakiler de çok mutlu değil. Bu Davos’un gündemleri ne kadar iddialı ve büyük olursa olsun gücünün azaldığını görüyoruz. Artık sadece Batılı isimler katılmaya başladı."
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала