https://sputniknews.com.tr/20211202/prof-dr-aslanoglu-merkez-bankasinin-mudahalesi-sinyal-etkisi-gorur-kalici-cozum-olamaz-1051368713.html
Prof. Dr. Aslanoğlu: Merkez Bankası’nın müdahalesi sinyal etkisi görür, kalıcı çözüm olamaz
Prof. Dr. Aslanoğlu: Merkez Bankası’nın müdahalesi sinyal etkisi görür, kalıcı çözüm olamaz
Sputnik Türkiye
Radyo Sputnik’te konuşan Prof. Dr. Aslanoğlu, döviz müdahalesi konusunda “Merkez Bankası’nın müdahalesinin şeffaf olması ve bu durumda yapılmasının genelde... 02.12.2021, Sputnik Türkiye
2021-12-02T13:27+0300
2021-12-02T13:27+0300
2021-12-02T13:27+0300
seyir hali
radyo
avrupa
enflasyon
merkez bankası
piyasa
talep
kur
büyüme oranı
https://cdn1.img.sputniknews.com.tr/img/07e5/0c/02/1051368546_29:0:1273:700_1920x0_80_0_0_f1c6bc14f38e5cdc0bcd4ffde57086c1.jpg
Prof. Dr. Aslanoğlu: Merkez Bankası’nın müdahalesi sinyal etkisi görür, kalıcı çözüm olamaz
Sputnik Türkiye
Prof. Dr. Aslanoğlu: Merkez Bankası’nın müdahalesi sinyal etkisi görür, kalıcı çözüm olamaz
Piri Reis Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, Merkez Bankası’nın piyasaya müdahalesini ve büyüme rakamlarının ardındaki etkenleri Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programında anlattı.Prof. Dr. Aslanoğlu, büyüme rakamlarının sebebini “Benim görebildiğim temelde Türkiye sadece bu çeyrekte değil son bir yılda imalat ve ihracatın lokomotiflik yaptığı bir büyüme yaşadık. Son veriler de bunu gösteriyor. Türkiye bu yıl hariç son beş yılda yüzde 3-3.2 civarında büyüme gösterdi. Bu önceki yıllara göre oldukça düşüktü. Enflasyonun arttığı dönemlerde büyümemiz ortalamada düştü. Bu sene büyük bir baz etkisi var ama bir de gerçek bir büyüme var. Burada bir başarı var. Bu ihracat artışının nedenlerini iyi anlamamız gerekiyor. Üç temel faktör var. Birisi bugünkü ihtiyaca göre üretmekten ihtiyatlı üretime geçti. Stokla hammadde bulamam müşterinin talebini boş karşılamayayım diyen üretici fazla fazla talep yaratıyor ve stokla yürümeye çalışıyor. Dünya normalde ürettiğinin üzerinde bir talep yaratıyor. Pandemi koşulları da buna yol açtı” diye açıkladı.‘Türkiye Avrupa’nın yanında talebi karşılayan ülke konumunda’Avrupa’daki talebin büyümeye olan katkısına dikkat çeken Prof. Dr. Aslanoğlu, bu durumun pandemi sonrası devamlılığını “Avrupa’da da baz etkisi var ama talep geldi, Türkiye’de Avrupa’nın yanında talebi karşılayan ülke konumunda. Avrupa yüksek standartta ürün isteyen bir bölge ve Türk ihracatçısı da bunu başarıyor. Kurun etkisi bence çok sınırlı, daha değerli olsa da bu talep olacaktı çünkü ne olursa olsun ihtiyaçları vardı. Kritik nokta biz bunu koruyabilecek miyiz? Pandemi sonrası hayat normalleştiğinde ulaşım süreleri ve maliyetler düştüğünde bizim bu piyasada aldığımız paya göz koyacak çok ülke olacak” diye yorumladı.‘Türkiye son 20 yılın en yüksek enflasyonuna doğru gidiyor’Prof. Dr. Aslanoğlu, Merkez Bankası’nın kura karşı müdahalesi konusunda “Merkez Bankası’nın son güçlü faiz indirimleriyle beraber dışarıda da faizlerin arttığı bir ortamda Türk Lirası’nın cazibesi azalınca ve faizin iniş süreci beklentisi devam ettiği için çok ciddi bir değer kaybı yaşadık. Türkiye son 20 yılın en yüksek enflasyonuna doğru gidiyor. Merkez Bankası’nın müdahalesinin şeffaf olmasını ve bu durumda yapılmasının genelde doğru olduğunu düşünüyorum. Geçen hafta da Merkez Bankası ilk açıklamasında kurdaki sağlıksız hareketlere vurgu yapmıştı. Orada kur 13.50 TL civarındaydı. Dün de o civarlardayken müdahale geldi ve orada ‘bu seviyeler beni rahatsız ediyor’ sinyalinin olduğunu düşünüyorum. Şeffaf olması, bu sinyali vermesi olumlu ama işin diğer tarafına bakınca kurdaki bu hareketliliğin ana nedeni Merkez Bankası’nın para politikasıdır. Merkez Bankası’nın diğer araçlarını da kullanarak bu adımı atması etkili olabilir diye düşünüyorum. Sinyal etkisi olacaktır. Piyasanın üzerinde ‘yine olur mu’ anlamında önümüzdeki günlerdeki sert hareketler önünde bir engel oluşturur. Kalıcı bir çözüm ya da sorunun nedenini ortadan kaldıran bir durum olmadığı için çözümü olamaz diye düşünüyorum” diye konuştu.
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rosiya Segodnya“
2021
Ali Çağatay
https://cdn1.img.sputniknews.com.tr/img/07e4/0a/07/1042986257_0:0:1066:1067_100x100_80_0_0_87e66615f13482f43481736bf7aee782.jpg
Ali Çağatay
https://cdn1.img.sputniknews.com.tr/img/07e4/0a/07/1042986257_0:0:1066:1067_100x100_80_0_0_87e66615f13482f43481736bf7aee782.jpg
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rosiya Segodnya“
https://cdn1.img.sputniknews.com.tr/img/07e5/0c/02/1051368546_184:0:1117:700_1920x0_80_0_0_5e2d7627564fd0846e0651a62168f68b.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rosiya Segodnya“
Ali Çağatay
https://cdn1.img.sputniknews.com.tr/img/07e4/0a/07/1042986257_0:0:1066:1067_100x100_80_0_0_87e66615f13482f43481736bf7aee782.jpg
radyo, avrupa, enflasyon, merkez bankası, piyasa, talep, kur, büyüme oranı, аудио
radyo, avrupa, enflasyon, merkez bankası, piyasa, talep, kur, büyüme oranı, аудио
Prof. Dr. Aslanoğlu: Merkez Bankası’nın müdahalesi sinyal etkisi görür, kalıcı çözüm olamaz
Radyo Sputnik’te konuşan Prof. Dr. Aslanoğlu, döviz müdahalesi konusunda “Merkez Bankası’nın müdahalesinin şeffaf olması ve bu durumda yapılmasının genelde doğru olduğunu düşünüyorum. Sinyal etkisi olacaktır. Kalıcı ya da sorunun nedenini ortadan kaldıran bir durum olmadığından çözümü olamaz diye düşünüyorum” dedi.
Piri Reis Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu,
Merkez Bankası’nın piyasaya müdahalesini ve büyüme rakamlarının ardındaki etkenleri Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programında anlattı.
Prof. Dr. Aslanoğlu, büyüme rakamlarının sebebini “Benim görebildiğim temelde Türkiye sadece bu çeyrekte değil son bir yılda imalat ve ihracatın lokomotiflik yaptığı bir büyüme yaşadık. Son veriler de bunu gösteriyor. Türkiye bu yıl hariç son beş yılda yüzde 3-3.2 civarında büyüme gösterdi. Bu önceki yıllara göre oldukça düşüktü. Enflasyonun arttığı dönemlerde büyümemiz ortalamada düştü. Bu sene büyük bir baz etkisi var ama bir de gerçek bir büyüme var. Burada bir başarı var. Bu ihracat artışının nedenlerini iyi anlamamız gerekiyor. Üç temel faktör var. Birisi bugünkü ihtiyaca göre üretmekten ihtiyatlı üretime geçti. Stokla hammadde bulamam müşterinin talebini boş karşılamayayım diyen üretici fazla fazla talep yaratıyor ve stokla yürümeye çalışıyor. Dünya normalde ürettiğinin üzerinde bir talep yaratıyor. Pandemi koşulları da buna yol açtı” diye açıkladı.
‘Türkiye Avrupa’nın yanında talebi karşılayan ülke konumunda’
Avrupa’daki talebin büyümeye olan katkısına dikkat çeken Prof. Dr. Aslanoğlu, bu durumun pandemi sonrası devamlılığını “Avrupa’da da baz etkisi var ama talep geldi, Türkiye’de Avrupa’nın yanında talebi karşılayan ülke konumunda. Avrupa yüksek standartta ürün isteyen bir bölge ve Türk ihracatçısı da bunu başarıyor. Kurun etkisi bence çok sınırlı, daha değerli olsa da bu talep olacaktı çünkü ne olursa olsun ihtiyaçları vardı. Kritik nokta biz bunu koruyabilecek miyiz? Pandemi sonrası hayat normalleştiğinde ulaşım süreleri ve maliyetler düştüğünde bizim bu piyasada aldığımız paya göz koyacak çok ülke olacak” diye yorumladı.
‘Türkiye son 20 yılın en yüksek enflasyonuna doğru gidiyor’
Prof. Dr. Aslanoğlu, Merkez Bankası’nın kura karşı müdahalesi konusunda “Merkez Bankası’nın son güçlü faiz indirimleriyle beraber dışarıda da faizlerin arttığı bir ortamda Türk Lirası’nın cazibesi azalınca ve faizin iniş süreci beklentisi devam ettiği için çok ciddi bir değer kaybı yaşadık. Türkiye son 20 yılın en yüksek enflasyonuna doğru gidiyor. Merkez Bankası’nın müdahalesinin şeffaf olmasını ve bu durumda yapılmasının genelde doğru olduğunu düşünüyorum. Geçen hafta da Merkez Bankası ilk açıklamasında kurdaki sağlıksız hareketlere vurgu yapmıştı. Orada kur 13.50 TL civarındaydı. Dün de o civarlardayken müdahale geldi ve orada ‘bu seviyeler beni rahatsız ediyor’ sinyalinin olduğunu düşünüyorum. Şeffaf olması, bu sinyali vermesi olumlu ama işin diğer tarafına bakınca kurdaki bu hareketliliğin ana nedeni Merkez Bankası’nın para politikasıdır. Merkez Bankası’nın diğer araçlarını da kullanarak bu adımı atması etkili olabilir diye düşünüyorum. Sinyal etkisi olacaktır. Piyasanın üzerinde ‘yine olur mu’ anlamında önümüzdeki günlerdeki sert hareketler önünde bir engel oluşturur. Kalıcı bir çözüm ya da sorunun nedenini ortadan kaldıran bir durum olmadığı için çözümü olamaz diye düşünüyorum” diye konuştu.