AA'nın haberine göre, Boğaziçi Üniversitesi’ne Prof. Dr. Melih Bulu'nun rektör olarak atanmasını protestolarına ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında "suç işlemeye alenen tahrik etme" ile "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlarından tutuklanmasına karar verilen Beyza Buldağ'ın ifadesi ortaya çıktı.
Twitter'da yönettiği iddia edilen "Boğaziçi Dayanışması" sosyal medya hesabı üzerinden “suç işlemeye alenen tahrik etme” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlarını işlediği gerekçesiyle İzmir'de gözaltına alınan ve dün akşam saatlerinde tutuklanan Beyza Buldağ, İstanbul Nöbetçi 7. Sulh Ceza Hakimliğindeki sorgusunda, üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
"Bahsi geçen hesap Şubat 2020’de açılmış ve ben o zaman Boğaziçi Üniversitesi öğrencisiydim ama şu an Mimar Sinan Üniversitesi'nde öğrenim görmekteyim” İfadelerini kullanan Buldağ, şunları söyledi:
“Üniversiteme geçmeden çok önce hesabı da devretmiştim. Çok uzun süredir kullanmıyorum. Bu hesabı bir gruba devrettim. Kullanıcı tek değil, ben de bu hesabı tek başıma hiçbir zaman kullanmadım. Üniversite öğrencisiyim, sınavlarım var, okulumu çok seviyorum ve devam etmek istiyorum. Söz konusu paylaşımları ben yapmadım, bir yıl önce kullanmıştım bu hesabı, bu paylaşımları istesem de yapamam."
Buldağ ifadesinde ayrıca, sabit ikametgah sahibi olduğunu ve kaçma şüphesi bulunmadığını söyleyerek, serbest bırakılmasını talep etti.
Buşdağ'ın avukatlarından Yelda Koçak ise müvekkilinin ilk 3 yıl Boğaziçi Üniversitesi'nde okuduğunu ve geçen yıl Mimar Sinan Üniversitesi'ne geçtiğini beyan ederek, "Müvekkilimin 7-8 aydır Boğaziçi Üniversitesi ile alakası kalmamıştır. Bahsi geçen gruba şifreleri vermiş ve bağlarını kapatmıştır. Söz konusu güncel paylaşımlar yapılırken sürekli İzmir'de ailesinin yanındadır. Anıl ve Şilan'a dair paylaşımları müvekkilim yapmamıştır ayrıca yapsa dahi haklıdır. Müvekkil siyasi parti üyesidir. Türkiye İşçi Partisi üyesidir, birlikte aynı partiye üye olan arkadaşlarının serbest bırakılmasına dair paylaşım yapabilir." diye konuştu.
Avukat Şerif Özgür Urfa da savcılığın sevk yazısında gözaltına alınan ve tutuklanan kişiler için yapılan paylaşımlara değindiğini belirterek, "Aynı partide olan biri hakkında serbest bırakılmasına dair paylaşımı yapması son derece insancıl, hukuka uygun, şiddet içermeyen, ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamındadır." dedi.
Budağ'ın diğer avukatı Onur Güneş ise müvekkilinin sağlık sorunları olduğunu ve hayatını cezaevi şartlarında sağlıklı şekilde idame ettiremeyeceğini savunarak, serbest bırakılmasını talep etti.
Avukatı Özgür Urfa, "Tek delil ise telefon numarasının son iki hanesinin 12 ile bitmesi" demişti.
Hesabın kurtarma telefon numarasının son iki hanesi 12 ile bittiği gerekçe gösterilip Beyza'nın da telefon numarasının 12 ile bitiyor olması dışında dosyada hiçbir tespit bulunmuyor.
— Özgür Urfa (@OzgurUrfa) February 7, 2021
