Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Elazığ'da meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremin ardından hayatını kaybeden 9 yaşındaki Muhammet Salih Civelek'in babası Hüseyin Civelek'le konuştuğunu aktardı.
"Hüseyin Civelek de enkaz altından yaralı olarak çıkarılmış. Ancak eşi Ayşegül ile oğlu Muhammed Salih’i kurtaramamış. Erdoğan’ın cenaze namazını kılıp acısını paylaşması onu daha da mahzun etmiş. Nedenini sordum. Anlattı" diyen Selvi, Civelek'in şu sözlerini aktardı:
“Cumhurbaşkanımızı ailece çok seviyorduk. Ama özellikle Salih çok seviyordu. Sevdiği Cumhurbaşkanı onun cenazesine geldi. Salih Cumhurbaşkanı’nı canlı olarak görmeyi çok istiyordu. ‘Baba ben de cumhurbaşkanı olmak istiyorum’ diyordu. Ayrı bir sevgisi vardı. Ama canlı görmesi nasip olmadı. Cenazesine geldi. Cumhurbaşkanı’nın ağlaması ise beni çok mahzun etti”
"Hüseyin Civelek bunu anlatırken zorlandı. Ama deprem sırasında ve enkazın altında yaşadıklarını anlatırken dayanmak zordu" görüşünü dile getiren Selvi, Civelek'in “Sarsıntı başlayınca eşimle çocukları kapıp dışarıya fırladık ama kolonlar üstümüze yıkıldı. Önce eşimin üstüne yıkıldı. Eşim düştü, sonra benim üstüme yıkıldı. Kıpırdayamadım. Salih, ‘Kurtar baba, kurtar baba’ diyordu. Hareket edemiyordum. Kolonların arasında sıkışmıştım. Sıkıştığım yerden çıkıp yavrumu kurtaramadım. Ömür boyu onun sesi kulaklarımdan gitmeyecek. Hanımın hemen dibindeydim. Önce hanım vefat etti. Onun sesi gitti. Sonra Salih’in sesi kesildi. Salihim vefat etti. Diğer oğlum Zekeriya, ‘Baba ölme, baba ölme’ diyordu. İkimiz kurtulduk ama oğlumla eşimi kurtaramadım" dediğini ifade etti.
'Kardeşine dün haber verildi'
Selvi, şöyle devam etti:
"Hüseyin Civelek’le birlikte enkazın altından sağ çıkarılan Zekeriya Civelek’e annesi ve kardeşinin kurtarılamadığı haberi dün tedavi gördüğü hastanede, aile büyükleri ve babası tarafından verildi. Acı tazelendi. Baba ikinci kez yıkıldı. Deprem sırasında anne ve babası çocuklarını kurtarmak için üzerlerine kapanmışlar. Anne ve oğlu Salih kurtulamadı. Baba Hüseyin Civelek, oğlunu korumak için üstüne kapaklanınca Zekeriya’nın sesi alttan gelmiş.
Cumhurbaşkanı Erdoğan cenaze namazını annenin tabutunun başında kılmış. Namazdan sonra aile yakınları Erdoğan’a 'Tabutu alalım efendim. Cenazeyi Harput’a götüreceğiz. Orada defnedeceğiz' demişler. Cumhurbaşkanı, 'Tamam ama ben çocuğun cenazesini taşımak istiyorum' demiş. Ondan sonra da tabutu omuzlayıp bir süre taşımış."