Netanyahu'nun vaadinin, "Filistin halkının tarihi ve yasal haklarına yönelik tehlikeli bir saldırı, uluslararası sözleşmeleri de açık ihlal" şeklinde değerlendirildiği açıklamada, "Stratejik bir seçenek olarak barış, İsrail işgali bitmeden, İsrail, başkenti Doğu Kudüs olan 1967 sınırlarındaki Filistin devletinin topraklarından tamamen çekilmeden gerçekleşmeyecek." ifadeleri kullanıldı.
Sömürgeci ve yayılmacı politikalarının sonuçlarından tamamen İsrail'in sorumlu olduğu kaydedilen açıklamada, bu politikalara karşı mücadele için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ile BM Genel Kurulu'na gidilmesi ve uluslararası mahkemelere başvurulması gibi siyasi ve yasal tüm adımların atılmasının kararlaştırıldığı aktarıldı.
'İSRAİL'İN YASA DIŞI KARARLARINA KARŞI SORUMLULUĞUNUZU ÜSTLENİN'
Açıklamada, ayrıca uluslararası topluma İsrail'in yasa dışı kararlarına karşı sorumluluğunu üstlenmesi çağrısında bulunuldu. Dışişleri bakanlarının, İsrail'in Filistin halkına yönelik işlediği ihlallerden sorumlu tutulması adına atılacak her adımda Filistin'e destek vereceği belirtildi. 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin Devleti'nin uluslararası alanda daha fazla tanınması için sarf edilen çabaların desteklendiği açıklamada, Filistin devletini tanımayan ülkelere de en kısa zamanda tanımaları çağrısında bulunuldu.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan Ürdün Vadisi'nin ABD yönetimiyle koordineli şekilde "ilhak edileceği" yönündeki açıklamasını görüşmek üzere olağanüstü toplanma kararı almıştı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesinde 17 Eylül'de yapılacak erken seçimde yeniden iktidara gelmesi halinde "kısa süre içinde" Batı Şeria'da yer alan Ürdün Vadisi'ni ABD yönetimiyle koordineli şekilde "İsrail'e ilhak edeceği" vaadinde bulunmuştu.
