Suudi Arabistan'a ait Londra merkezli Şarku'l Avsat gazetesinden İbrahim Hamidi’ye konuşan Jeffrey, ABD'nin Türkiye'yle görüştüğü güvenli bölgeyle ilgili açıklamalarda bulundu.
“Diplomatik ayrıntılara girmek istemiyorum, fakat şunları söyleyebilirim; Bölge, Fırat'ın doğusundaki Türkiye-Suriye sınırı boyunca olacak. Alanın derinliği konusunda henüz bir fikir birliğine varmadık. Bizim ve Türkiye’nin bu konuya ilişkin görüşlerimiz var. Türkiye kendi tutumunu açıkladı.
‘GÜVENLİĞİ NASIL SAĞLAYACAĞIMIZI VE TÜRK VE AMERİKAN VARLIĞINI KONUŞUYORUZ’
Hala bölgedeki güvenliği nasıl sağlayacağımızı ve Türk ve Amerikan varlığını konuşuyoruz. Bunlar hakkında müzakerelerde bulunuyoruz. Çok ilerleme kaydettik. Daha fazlasını yapmak istiyoruz. Mümkün olan en kısa sürede nihai bir anlaşmaya varmak istiyoruz.”
‘ÖCALAN’LA KOORDİNASYON OLMADIĞINI SÖYLEYEBİLİRİM’
‘DSG’YE KARŞI PROTESTOLAR BİZİM SORUMLULUĞUMUZDA DEĞİL’
Deyr ez Zor kırsalında SDG’ye karşı gösteriler yapıldı. ABD veya koalisyon, göstericilerin taleplerini karşılamak için neler yapıyor? Jeffrey, sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Koalisyonun, kuzeydoğu Suriye halkının IŞİD örgütüyle savaşması talebi üzerine burada bulunduğunu hatırlamak gerekiyor. Bölgeyi yargılamıyoruz, bilakis yardımlarda bulunuyoruz. Elbette, IŞİD örgütüyle olan savaştaki bazı müttefiklerin iyi iş çıkarmadığına dair bazı endişelerimiz var. Görüşmelerde bulunuyoruz ve bütün tarafları birlikte çalışmaya teşvik ediyoruz. Ancak bu bizim sorumluluğumuz değil. Biz sadece kendi birliklerimiz için talimatlar veriyoruz."
Türkiye'nin YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de ‘terör örgütü’ olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu tezini kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.