Orhan Uğuroğlu, Yeniçağ'da "İYİ Parti'de hesap sorma zamanı" başlığıyla yayımlanan yazısında "Millet İttifakı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener tarafından ‘güçlü bir iş birliği’ düşüncesi ile kuruldu ve büyük başarı kazandı" ifadesini kullandı.
Uğuroğlu şöyle devam etti:
13 bin 750 oy farkı ile kazanan CHP adayı Ekrem İmamoğlu'na İYİ Parti desteğinin çarpıcı önemi ortaya çıkacaktır.
31 Mart yerel seçimi bitti, millet ittifakında CHP kazandığı belediye başkanlıkları ile başarısını taçlandırdı ama İYİ Parti Büyükşehir ve il belediye başkanlığı kazanamayarak seçim sonuçlarını taçlandıramadı….
Bu durum İYİ Parti için iyi bir sonuç olmadı.
Bu sonucu tahlil etmek için CHP ile yapılan millet ittifakında görüşmeleri yürüten İYİ Parti'nin iki genel başkan yardımcısının uygulamalarına bakmak lazım.
Teşkilat işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın ve Mahalli İdarelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu İYİ Parti adına bu görüşmeleri yürüttüler.
CHP ile yapılan millet ittifakı görüşmelerine gelince İYİ Parti açısından adil ve ciddi bir paylaşımın ortaya çıkmadığı yerel seçim sonrası net şekilde ortaya çıktı.
Sadece belediye başkanlarının adil paylaşımında değil CHP ile belediye meclis üyelerinin paylaşımında da adaletli bir tablo ortaya çıkmadı.
Aydın ve Dervişoğlu'nun CHP ile yapılan görüşmelerde göz ardı ettiği önemli bir diğer konu da İYİ Parti'nin aday göstermeyip CHP'li adayları desteklediği büyükşehir, il ve ilçe belediye başkanlıklarının yönetiminde İYİ Partililerin görev alma konusu oldu.
Hatırlarsınız 31 Mart öncesi millet ittifakı görüşmelerinde CHP ile İYİ parti müzakerelerinin uzaması, adayların belirlenmemesi ve netleşmemesi zaman kaybedilmesine neden olmuştu.
Yaptığım araştırmada bu gecikmeye Aydın ve Dervişoğlu'nun Etimesgut ve Bodrum ilçelerinde yardımcılarını millet ittifakının adayı yapma çabası olduğunu gördüm.
Koray Aydın'ın ekibinden Mesut Özarslan'ı İYİ Parti kuruluşunda Ankara il başkanı, 24 Haziran seçiminde de Ankara 3. sıradan milletvekili adayı yapıldı ama Özarslan seçilemedi.
Aydın, bu kez Özarslan'ı partide yardımcısı yaptı. CHP ile yapılan görüşmelerde Özarslan'ı Ankara Etimesgut ilçesinden Millet İttifakı'nın İYİ Parti belediye başkan adayı yapmak istedi. İYİ Parti heyetinin görüşmelerin başından sonun kadar Etimesgut ısrarını sürdürdü ama sonuç alınamadı.
CHP'lilerin itirazı da görüşmelerin askıya alınmasına neden oldu. Ortaya çıkan anlaşmazlıktan dolayı bu kez 17 ilçede her iki partinin de ayrı ayrı yarışa girmesi kararı alındı. Daha sonra il başkanları seviyesinde gerçekleşen görüşmede, bu durumun, ‘Millet İttifakı’ açısından bölünme yaratacağına dikkat çekilerek, başta Etimesgut olmak üzere ilçelerin bir kısmında CHP, diğerlerinde de İYİ Parti'nin adaylarıyla seçime girildi.
Evet, sizlerin de tahmin ettiği gibi bildiniz Mesut Özarslan'ı önerdi.
Ekipçilik partileri içten kemiren önemli bir siyasi hastalıktır.
200 kurucusu, 5 milyon seçmeni olan, milletvekili başvurusunda CHP'yi bile geride bırakan İYİ Parti'de bu makamlara sadece Özarslan mı layık? Partide bu görevlere talip başka isimler yok mu?
81 il ve 957 ilçede belediye başkan adayı belirleyecek olan İYİ Parti'den bir örnek daha vereyim.
İYİ Parti'den Müsavat Dervişoğlu ile Millet İttifakı'nın, ‘CHP'nin başkanı olduğu ya da daha çok oy aldığı yerlerde İYİ Parti aday çıkartmasın’ ilkesine rağmen Bodrum'da yardımcısı Mehmet Tosun'u millet ittifakının İYİ Partili adayı yapmak istedi.
CHP'nin yıllardır kazandığı kalesini terk etmesini teklif etti ama kabul ettiremeyince İYİ Parti de Dervişoğlu ekibinden Tosun'u aday gösterdi ama kaybetti.
Aydın ve Dervişoğlu 'Millet İttifakı' kapsamında Muğla Büyükşehir Belediyesi için aday çıkarmadı. İlin 13 ilçesinde ise İYİ Parti ve CHP ayrı ayrı aday çıkarma kararı aldı.
Bu duruma tepki gösteren Fethiye Belediye Başkanı İYİ Partili Behçet Saatcı, ‘Böyle ittifak olmaz. Bu iş düzeldi, düzeldi, aksi takdirde şahsım, Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayıdır. Biz aday olacak bir kapı buluruz’ diyerek istifa etti.
13 ilçenin 6'sını AKP, bir tanesini MHP kazandı. İYİ Parti ise açıkta kaldı.
Benzer birçok örnek verebilirim ki işte bu olumsuz siyasi tablonun sorumlusu olarak İYİ Partililer Koray Aydın ile Müsavat Dervişoğlu'nu ‘ekipçilik yapmakla, parti menfaatlerini koruyamamakla ve yüzde 10'luk gücün karşılığını millet ittifakından alamamakla’ suçluyorlar....
İYİ Partililer 24 Haziran'da da ‘ekipçilik’ yapanlar hakkında gereğinin yapılması için somut karar beklediklerini ifade ediyorlar.
İşte size en çarpıcı örnek:
İYİ Parti İzmir Teşkilatı kurucuları, Genel Başkan Yardımcıları Koray Aydın ve Müsavat Dervişoğlu'na karşı kazan kaldırdılar.
Basın toplantısı düzenleyen teşkilat üyeleri, Aydın ve Dervişoğlu'na tepkilerini dile getirerek İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e de şöyle seslendiler:
‘Planlanan kurgu; Meral Akşener'siz bir İYİ Parti hazırlığıdır.’
