Anayasa'nın amir hükmü ve seçim kanunlarının, tüm seçim sürecinin tek yetkilisi olarak Yüksek Seçim Kurulunu (YSK) belirlediğine dikkati çeken Gül, buna göre, seçim günü yapılan tüm işlemler gibi, seçim sonrasında yapılan itirazları değerlendirme ve kesin karara bağlama yetkisinin de YSK'de olduğunu hatırlattı.
Gül, seçim sonuçlarına itirazın her siyasi partiye tanınan bir hak olduğuna dikkati çekerek, tüm partilerin her türlü itiraz ve şikayet hakkını anayasal güvence altında kullandığını, hak arama merciinin de YSK olduğunu belirtti.
Yapılan itirazların YSK'nin tüm toplantılarında siyasi partilerin temsilcileriyle birlikte değerlendirilip karara bağlandığını ifade eden Gül, şunları kaydetti:
"Bu kadar şeffaf olan bir süreçte CHP Genel Başkanı ve Parti sözcülerinin şahsımı hedef alan ithamlarını akıl, insaf ve izanla izah etmek mümkün değildir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun ve parti sözcülerinin kamuoyu algısını maniple etmeye yönelik beyanları demokrasimize ve kurumlarımıza karşı kabul edilemez ithamlardır. Bu sorumsuz davranışın ülkeye ve millete hiçbir faydası yoktur. Yürüyen hukuki bir süreçtir, bu sürecin tek yetkilisi YSK'dir. Sonuç olarak milletimizin iradesi ne ise o gerçekleşecektir. Hepimize düşen bu sonucu beklemek ve çıkacak karara saygı duymaktır".
Kamuoyuna saygıyla. pic.twitter.com/1LTWmMKETH
— Abdulhamit Gül (@abdulhamitgul) 8 Nisan 2019
