Diyarbakır'da oturan Aziz Turay hakkında geçen yıl Afrin harekatını protesto eden sosyal medya paylaşımlarında bulunması üzerine 'terör örgütü propagandası yapmak' suçundan dava açıldı.
Diken'den Kemal Göktaş'ın haberine göre, Diyarbakır 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada savunma yapan sanık avukatı Erkan Şenses, şunları söyledi:
"İddianamede altı paylaşıma yer verilmiştir. Beş ve altıncı paylaşımlar müvekkilimin beğendiği paylaşımlar olduğu belirtilmiştir. Biz bu sosyal medyaya girdiğimizde sehven bazen paylaşımları beğeniyoruz. Bu paylaşımlar yani beş ve altıncı paylaşımlar müvekkilime ait değildir. Bunu beğenmek de propaganda yapmak anlamına gelmemektedir. Bu paylaşımları yapan kişinin tespit edilmesi ve cezalandırılması gerekmektedir. Yargıtay da ‘Beğeni propaganda oluşturmaz' demektedir. Diğer paylaşımlar da örgütü övücü ya da eylemlerini meşrulaştırıcı paylaşımlar değildir. Kimi eleştiri boyutundadır. Afrin'deki operasyona ‘Hayır' demek, Afrin'deki örgütün eylemlerini meşrulaştırmayı göstermemektedir. Bu paylaşımlarda hiçbir örgütün propagandası yoktur. Yargıtay 16'ncı Ceza Dairesi'nin de buna ilişkin çeşitli kararları da vardır. Suçun maddi unsuru oluşmamıştır. Müvekkilim ifade özgürlüğü hakkını kullanmıştır."
İKİ FOTOĞRAF, İKİ 'LİKE', 1 YIL 7 AY HAPİS
Dava sonunda mahkeme, Turay'a bir yıl altı ay 22 gün hapis cezası veren mahkeme, sanığın beş yıl içinde yeniden suç işlememesi şartıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
'FACEBOOK PAYLAŞIMINI BEĞENMEK SUÇ OLAMAZ'
Şenses, şu ifadeleri kullandı: "Duruşmada yaptığı savunmada bu paylaşımları yapan kişinin bulunup cezalandırılmasından sonra eğer bu beğeniler kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlike ortaya çıkarmışsa müvekkilin ancak bu aşamadan sonra ve suçu ve suçluyu övme suçundan sorumlu tutulabileceğini belirttim. Ancak beğenilerin kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlike ortaya çıkarmadığı da açıktır. Gelinen noktada yargı propaganda suçlarında hukuki öngörülebilirlik kriterlerine uymayan kararlar vererek yurttaşları mağdur etmektedir. Karara itiraz ettik, itirazdan bir netice alamazsak ifade özgürlüğü ihlali iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunacağız."