Doğaüstüyle gerçeğin iç içe geçtiği 'Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil' Balkanlar'da geçiyor ve ıslahat sonrası Osmanlı'nın son dönemleri ve imparatorluk savaşları romanın arka planını oluşturuyor. Zamanın göreceliliği ve paralel evren konularını merkeze alan roman, insanın yazgısı neyse olacaktır fakat henüz gerçekleşmeyen fiilden dolayı cana kıyılmaz, mesajı veriyor.
'TÜRKÇE FANTASTİK NİÇİN YAPILAMIYOR?'
Türkçe yazılmış fantastik korku türünde eserler yeterince yazılmadığı için, bu alanda bir roman yazma düşüncesiyle hareket ettiğini söyleyen Bülent Ayyıldız, "Kitabın çıkış noktası, acaba Türkçe fantastik nasıl yapılır? Türkçe fantastik örneklerini yerleştirebilir miyiz? Şu soru vardı aklımızda: 'Türkçe fantastik niçin yapılamıyor?' Yerli fantastik kitaplarında bile Batılı isimler kullanılıyordu" dedi.
"Balkanlar'ın kurmaca için yeterince malzeme taşıdığını düşünüyorum fakat Balkanlar bu anlamda epey geride kalmış. Hem coğrafya olarak hem de karakterler olarak" diyen Ayyıldız, "Bu sebeple romanda mekan olarak Balkanlar'ı seçtim. Balkanlar korku türüne de izole yapısı ile oldukça müsaitti" diye konuştu.
'FANTASTİK CİDDİYE ALINMASI GEREKEN BİR ALAN'
Kitabın yazım sürecinde Doğu ve Batı mitlerinden faydalandığını söyleyen Bülent Ayyıldız, kitabının tarihi bir temeli olmasının ve fantastik korku türünü tarih ile birleştirilmesinin sebebini, fantastik türünün ciddiye alınmamasıyla açıkladı:
"Türkiye'de fantastik edebiyat ciddiye alınmıyor gibi gözüküyor ama bu Batı'da da böyle. Aslında fantastik edebiyat çok geniş ve çok ciddiye alınması gereken bir alan. Tolkien de fantastik edebiyata giren 'Yüzüklerin Efendisi'ni yazdığında çok ciddi eleştiriler aldı. 'Sen bir profesörsün, bunu niye yazdın?' dediler. Tolkien gibi işinizi ciddiye aldığınızda başarılı bir fantastik edebiyattan söz edebiliriz."
'KİM GÜCÜ ELİNE ALABİLDİYSE DİĞERİNE İŞKENCE EDİYOR'
"Balkanlar'da uzun bir süre çok kültürlü bir yapı olmuş ve kardeşçe, birlikte yaşayabildikleri dönemler olmuş. Ama aynı zamanda bu kadar milletin bir arada olması bir tehdit unsuru da olmuş. Zaman zaman bu tehdit faaliyete dönüşmüş ve her millet diğerine işkence yapmış. Balkanlar'daki tek zulüm Bosna katliamı değil. Sırplar da zülüm görmüş. Aynı şekilde diğer milletler de hem zülüm gören hem de zülmü bizzat yapan milletler. Şunu demek istiyorum: ‘Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil' temasıyla, sadece bir mazlum yok, sadece bir zalim yok. Kim gücü eline alabildiyse diğerine işkence ediyor."
'TÜRKİYE'DE BİLİM KURGU FİLMLERİNİN HEPSİ KOMEDİ FİLMİ'
"Bilim kurgu eserleri çoğunlukla Batı'dan gelen kaynaklardan doğuyor. Neden sadece Batı'da bilim kurgu eserleri verilebiliyor da bizde bilim kurgu tarzında bir şey yazıldığında benimsenmiyor? Bunun sebebini şu olarak görüyorum ben: Buna aşina değiliz. Uzay üssünden, atom bombasından bahsedildiğinde Türkiye'de bunları görmediğimiz için kurmacada da garipsiyoruz. Bizim bilim kurgu tarzındaki filmlerimizin hepsi komedi filmi. Çünkü bize yakışmıyor gibi geliyor bu tür."
