TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Altay, muhalefet partisi olarak AK Parti ile mücadele etmelerinin gayet doğal olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Ama bizim devletle kavga etmemizi arzu eden çevreler, beklediklerini hiçbir zaman bulamayacaklar. Erdoğan, muhalefeti —MHP'yi ayırmak lazım-, sivil toplum örgütlerini, demokrasiden yana olan güçleri devletle kavga zeminine çekmek için elinden geleni yapıyor. Bu uğraşların beyhudedir; biz AK Parti ile mücadeleye devam edeceğiz ama devletle kavga etmeyeceğiz."
'GERİLİM POLİTİKALARINDAN VAZGEÇMESİNİ TAVSİYE EDİYORUZ'
Altay, "Erdoğan'a yeni yılın ilk mesai gününde, artık gerilim politikalarından vazgeçmesini ve 80 milyon vatandaşımıza karşı asli görevlerini yapmak için kafa yormasını tavsiye ediyoruz. Erdoğan, bu kafayı ve anlayışı değiştirmezse çok yakında AK Parti ile kavga eden bir Erdoğan ile de karşı karşıya kalacağız" dedi.
'METAL YORGUNLUĞU OLAN AK PARTİ DEĞİL ERDOĞAN'DIR'
'ESAD-ESED ÇELİŞKİSİYLE YÜZLEŞMELİ'
Altay, Türkiye'nin yaşadığı bütün sorunları iktidar-muhalefet geriliminden yaşadığını dile getirerek, coğrafi olarak ateş çemberinin içindeyken, toplumu bu kadar ayrıştırmanın, kamplaştırmanın, iktidar-muhalefet ilişkisini keskinleştirmenin, kimseye bir şey sağlamayacağına işaret etti.
'KILIÇDAROĞLU'NUN KAYIĞINA BİNMİŞ OLMAZLAR'
"Bay Kemal'in kayığına birlikte yola çıktığı arkadaşlarının bindiğini itham ediyor. Keşke binseler. Onlar o kayığa binerse Kılıçdaroğlu'nun kayığına binmiş olmaz, demokrasi, adalet ve hukukunun kayığına binmiş olurlar. Onlar otokrasi ve despotizm kayığında daha fazla vicdanlarını kanatmamak için yollarını ayıranlardır. Kılıçdaroğlu, bir kayığa bindi. 16 Temmuz sabahı Boğaz köprüleri kapalı olduğu için Ataköy'den kayığa binerek Pendik'e geçip, TBMM'deki oturuma yetişmek için bindi. Keşke Erdoğan da o oturuma yetişmek için Kılıçdaroğlu'nun bindiği kayığa binip 16 Temmuz sabahı Ankara'da, TBMM'de olabilseydi. 15 Temmuz gecesi, Meclise ilk gelenler CHP'li milletvekilleridir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz hain darbe girişiminin başladığı andan TBMM kürsüsüne çıktığı ana kadar nerede olduğu, ne yaptığı bellidir. Sayın Cumhurbaşkanı, sen neredeydin, 4 gün Meclise niye gelmedin? Çık hesabını ver. 80 milyonun gözünün içine baka baka yalan söylemek, muhalefeti karalamak müfteriliktir. Kılıçdaroğlu ne hangarda ne tünelde saklandı. Dördüncü günde de bir cumhurbaşkanı ortada görünmüyorsa korkak odur, korkan Kılıçdaroğlu değildir."
'GÜL'ÜN AÇIKLAMALARI VİCDANİ FERYAT'
Altay, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, son KHK'ya yönelik açıklamalarını ise "vicdani feryat" diye değerlendirdi.