Putin: Kavga ve jeopolitik oyunlarla zaman kaybetmeye hakkımız yok

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg Ekonomi Forumu'nun (SPIEF) genel oturumundaki konuşmasına "Karşımızda küresel tehditler var. Kavga ve jeopolitik oyunlarla zaman kaybetmeye hakkımız yok" diyerek başladı.

Öte yandan Rusya'ya yapılan yatırımlardaki artışın, gayrı safi milli hasıladaki artışı geçtiğini belirten Putin, bu eğilimin desteklenmesi gerektiğini söyledi.

'ŞİMDİKİ HEDEFİMİZ EKONOMİDEKİ BÜYÜME TEMPOSUNU DÜNYA GENELİNİN ÜZERİNE ÇIKARMAK'

Rusya'daki enflasyon oranının bu yıl beklenenin altında olabileceğini, yani yüzde 4'ün altına inebileceğini de belirten Putin, ülkede dijital ekonomiyi geliştirmeyi hedeflediğini kaydetti.

Putin "Şimdiki hedefimiz ekonomimizdeki büyüme temposunu, dünya genelinin üstüne çıkarmak" diye ekledi.

'YABANCI YATIRIMCI İÇİN NET VE ANLAŞILIR KURALLAR BELİRLENMELİ'

Öte yandan Putin, Rusya ekonomisinin toparlanmaya başladığını belirtip yabancı yatırımcı ve uzmanların da Rusya'nın makroekonomi politikasına 'yüksek not verdiğini' ekledi.

Putin, Rusya'da yatırımcıların çıkarlarının korunması için net ve anlaşılır kurallar belirlenmesi gerektiğini belirtip gelecek vadeden sektörlere yatırım yapılmasıyla ilgilendiklerini söyledi.

​MODİ: YENİ HİNDİSTAN OLMA YOLUNDA İLERLİYORUZ

SPIEF'in genel oturumunda Putin'den sonra konuşma yapan Hindistan Başbakanı Nerandra Modi ise ülkesinin, altyapısını geliştirdiğini ve 'Yeni Hindistan' olma yolunda ilerlediğini söyledi. Modi ayrıca, Hindistan'ın genç bir ülke olduğunu ve ekonomisini geliştirmek üzerinde çalıştığını ifade etti.

Bu arada Modi, ABD'nin Paris İklim Anlaşması'ndan imzasını çekmesine rağmen Hindistan'ın söz konusu anlaşmaya bağlı kalacağını belirtti.

MODİ: MARS'A UZAY ARACINI BİR HOLLYWOOD FİLMİNDEN DAHA AZ MALİYETLE GÖNDERDİK

Öte yandan Modi, Hindistan'ın Orbiter Mission (MOM) uzay aracını bir Hollywood filminin bütçesinden daha az maliyetle Mars'a gönderdiğini de kaydetti.

​KERN'DEN MARK TWAIN ALTINSI: AVRUPA'NIN ÖLDÜĞÜNÜ SÖYLEMEK İÇİN ERKEN

Modi'nin ardından konuşma yapan Avusturya Başbakanı Christian Kern ise ABD'li yazar Mark Twain'den alıntı yaparak, Avrupa'nın öldüğünü söylemek için erken olduğunu belirtip AB'nin karşı karşıya olduğu zorlukların üstesinden gelebileceğini söyledi. Kern ayrıca, Avrupa ekonomisinin son zamanlarda büyüme gösterdiğini de ekledi.

Kern, Trump'ın Paris İklim Anlaşması'ndan çekilme kararını eleştirdi. Trump'ın, ABD'nin söz konusu anlaşmadan çekilmesinin ABD'li işçiler için iyi olacağını düşünmekle hata yaptığını belirten Kern, çevreyi korumanın yalnızca iklim değişikliğiyle ilgili değil, ekonomiyle de ilgili olduğunu kaydetti.

DODON: RUSYA İLE STRATEJİK ORTAKLIĞA GERİ DÖNÜYORUZ

Oturumda Kern'in ardından Moldova Devlet Başkanı İgor Dodon söz aldı. Moldova'nın Rusya ile stratejik ortaklığa geri döndüğünü belirten Dodon, sekiz yıl süren Batı yanlısı ve Rusya karşıtı iktidar sürecinin ardından Moldova'nın dış politikasını düzeltmeye başladığını kaydetti.

Dodon, "Batı'dan farklı olduğumuzu nihayet anladık. Bizim farklı göreneklerimiz, farklı değerlerimiz var. Batı'nın denizaşırı yapay uygulamaları iyi sonuçlar doğurmuyor. Rusya karşıtı politikalarımızı düzeltiyor ve stratejik ortaklığa geri dönüyoruz" ifadelerini kullandı.

'AB İLE ORTAKLIK SÖZLEŞMESİ KÖLE ANLAYIŞINA SAHİP'

AB ile Ortaklık Sözleşmesi'ni de eleştiren Dodon, "Bu anlaşma köle anlayışına sahip. Bundan sadece Brüksel istifade ediyor. Bundan sonra egemenliğimize saygı gösteren ülkelerle ilişkiler kuracağız" diye vurguladı. Dodon, daha önce Moldova ile AB arasında imzalanan Ortaklık Anlaşması'nı feshetme niyetinde olduğunu söylemişti.

PUTİN, TRUMP'IN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KARARINI DEĞERLENDİRDİ: DON'T WORRY, BE HAPPY

SPIEF'in genel oturumunun soru-cevap kısmında ise Putin'e, ABD Başkanı Donald Trump'ın Paris İklim Anlaşması'ndan çekilme kararına ilişkin bir soru yöneltildi. Putin soru karşısında esprili bir dille, yakın zamanda Moskova'da kar yağdığını, St. Petersburg'da ise yağmur yağdığını söyleyip "Rusya, küresel ısınmanın etkilerini hissetmese de Paris İklim Anlaşması iyi bir anlaşma" ifadelerini kullandı.

Putin yine esprili bir dille, Rusya'nın Trump'a minnettar olması gerektiğini, çünkü bundan sonra Moskova'daki kötü havalar için Amerikan emperyalizminin suçlanabileceğini söyledi. Putin bu sözlerinin ardından "Fakat bunu yapmayacağız" diye ekledi. "Bana göre, ABD'nin Paris İklim Anlaşması'ndan çekilmemesi gerekiyordu" diye devam eden Putin, "Yine de Trump'ı yargılamayacağım. Herhalde anlaşmanın üzerinde iyice düşünülmemiş yönleri olduğuna inanıyor" ifadelerini kullandı.

Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için 2021'ye kadar zaman olduğunu, bu süre içerisinde ABD'nin ikna edilebileceğini belirten Putin, Bobby McFerrin'in ünlü şarkısına gönderme yaparak İngilizce olarak, "Don't Worry, Be Happy" dedi.

PUTİN'DEN ESPRİLİ NATO AÇIKLAMASI: SADECE VARLIĞI SONA ERERSE YARARIMIZA OLUR

Öte yandan Putin, 'NATO ile yaşanan tartışmaların Rusya'nın yararına olup olmadığı' yönündeki bir soruya da esprili bir dille yanıt vererek sadece NATO'nun varlığının sona ermesinin Rusya'nın yararına olacağını söyledi.

NATO'nun ABD'nin dış politikası için kullandığı bir araç olduğunu belirten Putin, ittifakın, altyapısını Rusya sınırlarına yaklaştırmasından endişelendiklerini de yineledi. Rusya ile NATO arasında gerekli koordinasyon mekanizmalarının bulunmamasının kötü olduğunu belirten Putin, terörle mücadele gibi meselelerin ortak bir biçimde çözümlenmesi gerektiğini söyledi.

'O İSTİHBARAT RAPORLARINI OKUDUM'

Putin, Rusya'nın ABD seçimlerine müdahale ettiğinin iddia edildiği Amerikan istihbarat raporlarına ilişkin olarak bir soruya da yanıt verdi. Söz konusu istihbarat raporlarını okuduğunu açıklayan Putin, şunları söyledi: "O istihbarat raporlarını okudum. İçlerinde yalnızca varsayımlar yer alıyor, somut bir veri ise bulunmuyor. Bana göre, bu faydasız ve zarar verici dedikodulara bir son verilmedi. Zira bu dedikodular, uluslararası ilişkilere, dünya ekonomisine ve güvenlik meselelerine zarar veriyor."

'TAM OLARAK NEYİN PARMAK İZİ, HAYVAN BURNU YA DA AT TOYNAĞI MI?'

Bu arada Putin, ABD seçimleri sırasında Demokratik Ulusal Komite'nin hesaplarına düzenlenen siber saldırılarda 'Rus hackerların parmak izlerinin bulunduğu' iddialarına ilişkin bir soruya esprili bir dille, "Tam olarak neyin parmak izleri? Hayvan burnu ya da at toynağı izleri mi? IP adresleri bile kolayca taklit edilebilir" ifadelerini kullandı. Putin, söz konusu iddialara ilişkin olarak, "Bunlara bir son verilsin" diye ekledi. PUTİN: 'CLINTON'IN KAYBETMESİNİN NEDENİ, RUSYA' SUÇLAMALARI

'BANA ANTİ-SEMİTİZMİ HATIRLATIYOR'

Bunların yanı sıra Putin, ABD seçimlerinde Demokratların adayı Hillary Clinton'ın Trump karşısındaki yenilgisinin sebebinin, Rusya'nın seçimlere müdahale etmesi olduğu yönündeki suçlamalar hakkındaki bir soru karşısındaysa şu ifadeleri kullandı: "'Bunun suçlusu biz değiliz, suçlu olan Ruslar, seçimlerimize onlar müdahale etti, biz iyi insanlarız' demek daha kolay. Bu, bana anti-semitizmi, 'her şeyin suçlusu Yahudilerdir' mantığını hatırlatıyor. Bu mantığın nelere sebep olduğunu biliyoruz. Bunun iyi sonuçları olmadığını da."

'KİSLYAK'IN YAPTIĞI DİPLOMATİK HİZMETTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL'

Putin, Rusya'nın Washington Büyükelçisi Sergey Kislyak'ın ABD'li yetkililerle yaptığı görüşmelere ilişkin bir soru karşısındaysa, "Bir elçi ne yapar? Bu, onun işi, görüşmeler yapmak için para alıyor. Kislyak'ı birileriyle görüştüğü için suçluyorlar. Aklınızı mı yitirdiniz? Kislyak'ın yaptığı diplomatik hizmetten başka bir şey değil" dedi.

Putin, Kislyak'ın, Trump'ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn'le yaptığı görüşmelerden haberdar olduğunu ve bu görüşmelerde kötü bir yan görmediğini de belirtti.

'ESAD BAZI HATALAR YAPTI AMA ONA KARŞI OLANLAR DA MELEK DEĞİL'

Putin, Suriye hükümetinin nisan ayında İdlib'in Han Şeyhun kasabasında kimyasal silah kullandığına ilişkin iddialar hakkında, "Neden kimse oraya gidip (gerçekten kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığını) denetlemedi? Çünkü Esad'ın kimyasal silah kullanmadığını ve bunun bir provokasyon olduğunu biliyorlar" dedi. Suriye hükümetinin elindeki kimyasal silahların imha edildiğinin uluslararası kurumların doğruladığı bir gerçek olduğunu belirten Putin, Suriye'deki teröristlerin elinde kimyasal silahlar bulunduğu ise iyi biliniyor ifadelerini kullandı.

Putin başka bir soru karşısındaysa "Esad, kötü bir insan mı? Ya ona (Esad) karşı olan ve insanların kafalarını kesip çocukları öldürenler nasıl insanlar? Evet, Esad bazı hatalar yaptı. Fakat ona karşı olanlar da melek değil" dedi.

PUTİN'DEN 'MERKEL' YORUMU: GERÇEK EGEMENLİĞE SAHİP ÇOK AZ ÜLKE VAR

Putin, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in "Avrupa kaderini kendi ellerine almalı" çıkışını da yorumladı.

"Dünyada gerçek egemenliğe sahip ülkelerin sayısı çok az. Rusya, sahip olduğu egemenliğin kıymetini biliyor" diyen Putin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kimseyi kırmak istemem ancak Merkel'in sözleri egemenliğin kısıtlanması nedeniyle uzun süredir biriken kırgınlık tarafından dikte ettirildi. Askeri ve siyasi birlikler için egemenlik resmen kısıtlanıyor."

'RUSYA'YA KARŞI BAĞIMSIZ HAREKET EDEN HİNDİSTAN VE ÇİN GİBİ ÜLKELERİN SAYISI AZ'

Putin, Hindistan ve Çin'in Rusya'ya karşı tutumlarında bağımsız hareket ettiğini, bu tür ülkelerin azınlıkta olduğunu vurguladı.

Putin, "Egemenliğini, liderinin kişiliğini ve ulusal çıkarlarını esas alan Hindistan, dış danışmanların kendisini zorlamasına müsaade etmiyor. Ancak Hindistan gibi ülkelerin sayısı çok az. Çin de böyle bir ülke, bu türden başka ülkeler de var ancak çok değil. Eğer yanlış bilgiler kullanarak bir ülkeyi içeriden ya da dışarıdan yönetme girişimleri devam ederse, bu durum uluslararası ilişkilere zarar verir. Bu, bir gün sona ermek zorunda" dedi.

'SURİYE'DE ESAD'DAN ZİYADE DEVLETİN BEKASINI SAVUNUYORUZ'

Putin, Rusya'nın Suriye'deki faaliyetleriyle Devlet Başkanı Beşar Esad'dan ziyade Suriye devletinin bekasını savunduğunu ifade etti.

Rus lider, "Suriye'de devletin bekasını savunduğumuz kadar Esad'ı savunmuyoruz. Evet, Suriye'de muhtemelen herkesin hatası var ancak unutmamalıyız ki, eğer aktif dış müdahale olmasaydı, Suriye'de bugün tanıklık ettiğimiz durum ve iç savaş yaşanmazdı" diye vurguladı.

'SURİYE'DE 4 BİN RUSYA VATANDAŞI TERÖRİSTLERİN SAFINDA SAVAŞIYOR'

Öte yandan Putin, Suriye'de yaklaşık 4 bin Rusya vatandaşının teröristlerin safında savaştığını belirtti.

Putin, "Yaptığımız ilk tahminlere göre, Suriye'de sadece Rusya'dan 4.000 kişi var. Özellikle Orta Asya'dan olmak üzere Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinden de 4.500-5.000 kişi Suriye'de teröristlerin safında savaşıyor" diye konuştu.

'LİBYA VE SOMALİ SENARYOSUNUN SURİYE'DE TEKRARLANMASINI İSTEMİYORUZ'

Putin, Libya, Somali veya Afganistan'da yaşananlara benzer bir durumun Suriye'de tekrarlanmaması gerektiğini söyledi.

Putin, "Libya veya Somali'dekine benzer bir durumun Suriye'de tekrarlanmasını istemiyoruz. Ya da uzun süredir NATO'nun bulunduğu ancak durumun değişmediği Afganistan senaryosunun da Suriye'de gerçekleşmesine karşıyız" ifadelerini kullandı.