Reşat Petek: Kanunlardan bir cümle alırsanız uygulama olanağı bulamazsınız

Referandum bitti ama özellikle ‘Hayır' cephesinde yer alan partilerin şiddetli itirazı devam ediyor. CHP ve HDP, YSK'nın mühürsüz oy pusulaları ve zarflarla ilgili aldığı karara tepkili, bunun referandumun sonucunu değiştirdiğini iddia ediyorlar ve seçimin iptalini istiyorlar. Bu yöndeki taleplerini YSK'ya bildirdiler. YSK'nın kararına itiraz eden partiler seçim yasasındaki açık hükme aykırı hareket edildiği görüşünde. Yasada seçimlerde usulsüzlüğün önüne geçilmesi için sandıktan çıkan mühürsüz oy pusulası ve zarfların geçersiz sayılması öngörülüyor. Ancak AK Parti ‘seçim bitti' diyor, HDP ve CHP'nin itirazlarını eleştiriyor. Anayasa Komisyonu Başkan Vekili Reşat Petek ‘YSK ne yapacaktı, seçmenin anayasal hakkını kullanmasını savunmayacak mıydı?' diye soruyor:

"Bakın burada milli iradenin, yani vatandaşın oyunun doğru yansımasını temin etmek Yüksek Seçim Kurulu'nun görevi. Kanunlar içinden tek bir cümleyi tek başına çıkarırsanız uygulama olanağı bulamazsınız veya problemi çözemezsiniz. Şimdi düşünün sandık kurulundaki başkan ve üyelerin oradaki ihmali, yanlışları sebebiyle oy pusulasında bir mühür eksikliği varsa ve sandık açılmadan, oyların kimin işine yarayacağı belli olmadan önce bu tip talepler YSK'ya intikal etmişse YSK'nın ‘ben buna karışmam ne yaparsanız yapın' deme hakkı yok. Bunu çözmesi lazım. Burada iki şeyi özetlemek gerekir. Birincisi gerçekten irade fesadı olmaması için orada bir yanlış netice çıkmasına engel olacak. İkincisi oyunu kullanmak üzere gelen vatandaşın hiçbir suçu ve ihmali olmadığı halde sandık kurulundaki kişilerin ihmali yüzünden onlarca yüzlerce veya binlerce oy iptaliyle iradenin tecellisi tehlike altına girecekse, YSK bunun önlemini alır."

İÇTİHATLAR KANUNU'NUN AÇIK HÜKMÜNE AYKIRI OLABİLİR Mİ?

Muhalefetin en büyük eleştirisi YSK'nın aldığı kararın ilgili kanunun açık hükmüne aykırı olması. Reşat Petek ‘YSK kanunun açık hükmüne aykırı karar alabilir mi?' sorusunu da yanıtladı:

"Hukukta normlar hiyerarşisi vardır. Normlar çerçevesi içerisinde hareket edilir. Elbette ki anayasa kanun, tüzük, yönetmelik hiyerarşisi vardır. İçtihatlar ise bu normlar hiyerarşisi dışında, kanunların yorumunda ortaya çıkan hilafları çözen yetkili makamın verdiği kararlardır. Yani Yargıtay içtihadı, Danıştay içtihadı, Anayasa Mahkemesi içtihadı ve Yüksek Seçim Kurulu'nun içtihatlarıdır bunlar. YSK bu konularda her türlü tedbiri almaya yetkili makamdır. Dediğimiz gibi sonuç alınmadan gerçekleşen bir olay. Şu söyleniyor ya, sanki maça başlanmış ondan sonra karar değişiyor diye, bu bir kere doğru değil. Eğer saat 17'den sonra alınmış kararlar olsa, ortaya çıksa tamam da, oy verme işlemi devam ederken alınan bir karar. Hepsi açık ve net önceden alınan kararlar."

Bir başka önemli itiraz da YSK'nın aynı referandumda birbirine zıt iki kararın altına imza atmış olması. YSK yurt dışındaki seçimlerde mühürsüz pusula ve zarflarla kullanılan oyları geçersiz saydı. Ancak Türkiye sınırları içindeki seçimde bunun tam da zıttı bir kararın altına imza attı. Petek bu konuda bilgi sahibi olmadığını söyledi ama itiraz yollarının açık olduğuna dikkat çekti:

"CHP şuan ayrı bir şey söylüyor, biz ayrı bir şey söylüyoruz. Bunu kim çözecek bağımsız yargı görevini ifa eden, seçimlerin sevk ve idaresinden her türlü sorumlu ve yetkili YSK ve ona bağlı olan İlçe Seçim Kurulları, İl Seçim Kurulları. İtirazlar bu hiyerarşi içinde incelenip, değerlendirilecek ve karar verilecektir. Sonuç itibariyle yargının bu kararına da saygı göstermek gerekir."

Reşat Petek'e göre seçimler demokratik bir ortamda şeffaf ve şaibesiz olarak yapıldı ve toplumun vicdanı rahat. Petek sonuca itiraz edenlerin suni bir tartışma peşinde olduklarını söyledi.