Tehditkar görünümüne rağmen duygularını gizleyemeyen Ebu Naser, eşini ve 2 çocuğunu 3 günde bir gördüğünü belirterek, Suriye ordusuna katılmadan önce memur olarak çalıştığını anlattı.
Savaşın en kısa zamanda bitmesini, ailesinin yanına ve işine dönmeyi uman Ebu Naser, "Humus'taki evimize mermi isabet etti. Onlarca ölü ve yaralı vardı, etrafta ceset parçaları vardı. Bunun üzerine savaşmaya karar verdim" dedi.
Arkadaşları tarafından RPG-7 tanksavar silahın ustası olarak gösterilen Basil adındaki asker de sivil hayatta Deyr ez-Zor Üniveristesi'nin Hukuk Fakültesi mezunu olduğunu söyledi.
Deyr ez-Zor'un işgal altındaki bölgesinde yaşayan ailesini 4 yıldır görmediğini belirten Basil, "Ailemin resmine bakıp özlemimi böyle gideriyorum. Aileme yakın olmak için doğduğum yerde savaşmak isterdim" diye konuştu.
'CEPHEDE HER TARAFTAN ÖLÜM FIRSATI BOL'
Yerel bir sakinin militanların safına geçişinin patlamalardan daha korkunç olduğunu belirten askerler, "Önce teröristlere gördüğü her şeyi anlatıyor sonra arkadan vuruyor. Bu gerçekten korkunç" dedi.
Sputnik muhabiri askerlerle konuştuğu sırada telsizden, durdurulması gereken bir kişinin bilgisi geldi. Gelen bilgiye göre teröristler sivil kıyafetlerle cepheyi geçmeye çalışıyor.
Militanların her gün siviller arasına karışarak ordunun kontrolündeki bölgeye sızmaya çalıştığını söyleyen Ebu Mahmud, askerlerin her gün ölümle karşı karşıya olduğunu belirterek, "Cephede her taraftan ölüm fırsatı bol" dedi.
'BARIŞIN GELMESİNİ VE HERKESİN EVİNE DÖNMESİNİ İSTİYORUM'
Rakka'dan olduğunu söyleyen gönüllü asker Halid, IŞİD'den kaçmayı başarır başarmaz Suriye ordusu saflarına katıldığını belirterek, "Ailem, IŞİD kontrolündeki bölgede yaşıyor. Oradan kaçar kaçmaz Suriye ordusuna katıldım. Teröristler bizi, başımızı kesmekle tehdit ediyor. Ama bizim irademiz daha güçlü. Biz kazanacağız" dedi.
