Yargıtay binası önünde toplanan 100'ün üzerinde üst düzey hakim ve savcı ile avukat ve gazeteci, meslektaşlarının serbest bırakılması için Türk hükümetine çağrıda bulundu.
Aynı zamanda İtalyan hükümetini de söz konusu ülkedeki insan hakları ihlallerine karşı sesini yükseltmeye davet eden grup, buna sesiz kalınmasını ise 'suç ortaklığı' olarak niteledi.
'İNSAN HAKLARI AYAKLAR ALTINDA'
Eylemin ardından Yargıtay kütüphanesinde, yine Türkiye'deki söz konusu gelişmelerle ilgili bir konferans düzenlendi. Konuşmacılar arasında Yargıtay Başkanı Giovanni Canzio, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Giovanni Salvi ve İtalya Ulusal Basın Federasyonu (FNSI) Başkanı Giuseppe Giulietti de yer aldı.
'AVRUPA'DAKİ YÜKSEK MAHKEMELER, TÜRKİYE'DEKİ İLİŞKİLERİNİ DONDURDU'
Türkiye'de 2 bin 700 yargı mensubunun tutuklandığını belirten Yargıtay Başkanı Canzio, "Tüm tutuklananların kim olduğu ve nerede tutulduklarını, hangi delillerle suçlandıklarını ve kimler tarafından yargılanacaklarını öğrenmek, onları korumak için kalıcı gözlemciler atamak gerek. Daha şimdiden, tutuklananlar arasında intihar edenler oldu" diye konuştu.
Avrupa'daki yüksek mahkemeler ağının, Türkiye'deki muadili ile olan ilişkilerini dondurduğunu söyleyen Canzio, "Ancak bundan daha fazlasını yapmalıyız ve bu ülkede kalıcı gözlemciler ve İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlal edilmesine bir son verilmesi için ısrarcı olmalıyız" dedi.
'BASKICI MÜDAHALE HOŞ GÖRÜLEMEZ'
Protestonun ve konferansın olağanüstü birer girişim olduğunu söyleyen Giuseppe Giulietti ise, “Yargıçları, gazetecileri ve avukatları, sansüre karşı hiç böyle birlik içinde görmemiştim" diye konuştu.
'TÜRKİYE, AVRUPA'NIN GÖBEĞİNDE EN BÜYÜK HAPİSHANE'
Giulietti, Türkiye'nin, Avrupa'nın göbeğinde en büyük hapishane haline geldiğini söyledi.
Konferansta ayrıca, 2013 yılında Gezi Parkı'nda yaşanan olayları protesto etmek isteyen avukatlara Çağlayan Adliyesi'nde polisin müdahalesine ilişkin görüntüler de izlettirildi.