Baykal Gölü'nün kaderi pamuk ipliğine bağlı

Selenge Irmağı üzerine inşa edilmesi planlanan hidroelektrik santral ve elektrik tribünleri, su kaynağının yüzde 80’ine yakını ırmakla sağlanan Baykal Gölü'nün varlığını tehdit ediyor. Tarım, inşaat ve daha birçok alanda su ihtiyacı giderek artan Moğolistan, bu projeyle ayrıca kömür enerjisiyle çalışan elektrik santrallerine bağımlılığını azaltmayı amaçlıyor.

Ancak Baykal Gölü’nün ana su kaynağının üzerine kurulması planlanan santral ve tribünler, su kalitesini önemli ölçüde düşüreceği gibi, kurumasına da neden olabilir.

Ayrıca bilim insanları, dünyadaki içme suyunun yüzde 20’sinin bulunduğu ve kendine özgü bir ekosistemi olan bu gölün zarara uğramasıyla, nadir bulunan balık ve kuşların ölümüne neden olabileceği görüşünde. Çevre kuruluşu Greenpeace de tüm bu zararları göz önünde bulundurarak, projenin durdurulması için çalışma başlattı.

ÇİN, PROJE İÇİN BÜTÇE AYIRMAKTAN VAZGEÇTİ

Rusya Tabi Kaynaklar Bakanlığı projenin gerçekleştirilmesinin gölün kurumasına neden olabileceği yönünde uyarılarda bulundu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de haziran ayında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’le gerçekleştirdiği görüşmede projenin vereceği zararlara yönelik tutumunu aktarmıştı.

Rusya’nın bu yöndeki endişelerini belirtmesinin ardından Çin proje için 1 milyar dolarlık bütçe ayırmaktan vazgeçti, Dünya Bankası da projeye maddi destek sağlamadan önce ekolojik incelemeler yapılması gerektiğini belirtti.

Proje müdürü Odhu Durza da Norveç, Güney Kore ve Japonya gibi yeni mali kaynaklar arayabileceklerini söyledi. Şimdi Baykal Gölü’nün kaderi, bu ülkelerin projeyi kabul edip etmemesine bağlı.

Bu arada Baykal Gölü’nün doğal dengesini bozacak herhangi bir proje, Rusya halkını önemli ölçüde etkileyecek. Nitekim Baykal Gölü, kıyıları üzerinde yaşayan Ruslar ile Buryatlar için kutsal ve uluslarının beşiği olarak görülüyor.