Milliyet gazetesinden Sefa Karahasan'ın haberine göre, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki Gümrük Birliği uygulamasının bir benzerinin, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs arasında da yapılması gerektiğini ifade eden Serdar Denktaş, "Bizler, TSE'ye uygun bir şekilde ürettiğimi malların bazılarını gümrüksüz olarak Türkiye'ye satabilmeliyiz. Şu anda ürettiğimizi satamıyoruz" dedi.
Kıbrıslı Türk üreticilerin ve sanayinin, kendisini geliştirmesini AB'ye uyum açısından da değerlendirmek gerektiğini kaydeden Denktaş, "Kıbrıslı Türk ve Türkiye'deki sermayelerin müşterek yatırımlara açılması şart. Tek başına ayakta durmanın yolu buradan geçmekte. Bunu Türkiye ve dünya ile konuşmamız gerekiyor" ifadesini kullandı.
Türkiye sermayesinin son yıllarda yükselen bir ivmeyle büyüğüne işaret eden Başbakan Yardımcısı, "Türkiye'deki şirketler, artık yabancı şirketleri devralabilen bir duruma geldi. Fırsat verilirse, bizler de bunu yaparız" diye konuştu.
‘BALIK TUTMAYI BİLİYORUZ AMA GÖLDE BALIK KALMADI'
Kıbrıslı Türkler olarak ‘balık tutmayı bildiklerini' ancak balık tutmaya çalıştıkları gölde balık kalmadığını ifade eden Denktaş, "Türkiye ile farklı bir ekonomik yapılanma içerisine girmeliyiz. Türkiye ile aynı ekonomik zemin üzerinde buluşmamız gerekir. Bu şekilde Kıbrıslı Türklerin önü açılır" dedi. Türkiye özel sektörüne de çağrı yaparak, ‘aynı hedefe doğru yürümek için birlik halinde olmak gerektiğini' belirten Denktaş, Kuzey Kıbrıs'ın ekonomik kalkınma seferberliğine ihtiyaç duyduğunun altını çizerek "Kurtuluş bu!" ifadesini kullandı.
‘MUSLUKLARDAN TEMİZ SU İÇEBİLECEĞİZ'
Adaya giden su ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Serdar Denktaş, şöyle devam etti: "Su geldi… Bu, bizim büyük bir olay. Bu su, hem evlerimize hem de tarlalarımıza akacak. Su ile birlikte insanımız üretecek. Musluklardan temiz su içebileceğiz."
