Sırp doktor: Türkiye'nin aklında sadece para var

Sputnik'e demeç veren Simiç, Midilli'ye 20 kişilik botlarda 70'er kişinin geldiğini belirtti. Bu nedenle Türkiye'ye kızdığını ifade eden Simiç, "Akıllarında sadece para vardı. İnsanları botlara doldurup gönderdiler. Bu insanların yüzde 90'ı hayatlarında ilk kez denizi görüyorlardı. Bu onlar için, özellikle de çocuklar için, ciddi bir travma anlamına geliyordu" dedi.

'YUNANLAR SIĞINMACILARA YARDIM ETMİYORDU'

İlk başlarda günde 300 hastayı muayene ettiğini ve kaos yaşandığını söyleyen Simiç, "Orada sadece BM vardı. Ben de oraya BM aracılığıyla gittim. Yunan kuruluşlar ve Yunan halkı yardım etmiyordu. Adaya gelen sığınmacıların hepsi tıbbi yardım, yiyecek ve giyeceğe ihtiyaç duyuyordu" diye ekledi.

'SIĞINMACILAR MANİPÜLASYONA MARUZ KALMIŞ OLABİLİR'

"Sığınmacıların organize bir şekilde Midilli'ye getirildiğine dair izlenim edindiniz mi?" sorusuna Simiç'in verdiği yanıt şöyle oldu: "Evet, manipülasyona maruz kalmış olabilirler. Küçük bir balıkçı teknesinde yaklaşık 300 sığınmacının getirildiği gece bunu anladım. Sığınmacıların hepsi denizdeydi, hava soğuktu, yağmur yağıyordu ve şiddetli bir rüzgar vardı. Yarım saatten daha uzun bir süre denizde kaldılar, çoğu dondu ve bazıları boğuldu. 25 kişi öldü. Kıyıya doktorlar geldi. Orada olduklarını bile bilmiyordum. O anda bende herkesin olanlardan haberi olduğu izlenimi oluştu. Kameralar, gazeteciler, herkes oradaydı ve bekliyordu. İnsanlara bunu nasıl yapabildiler, anlamıyorum."

'O ANI HİÇBİR ZAMAN UNUTMAYACAĞIM'

Sırp doktor, Midilli'de hayatı boyunca unutamayacağı bir anısını da anlattı.

Bir gün bir babanın kucağında sekiz aylık kızıyla birlikte yanına geldiğini söyleyen Simiç, sözlerine şöyle devam etti: "Bebek zor nefes alıyordu, kalbi neredeyse durmuş vaziyetteydi. Yalnızdım ve yanımda çevirmen yoktu. Babanın sözlerinden bebeğin nesi olduğunu anlamaya çalışıyordum. Sonunda kan şekerinin düştüğünü anladım. Bebek üç gündür yemek yemiyordu. Bir karışım hazırlayıp, bebeğe verdim. Sonra babasına 'Saatine bak, 20 dakika sonra gözlerini açacak' dedim. Dediğim gibi 20 dakika sonra bebek gözlerini açtı ve dudaklarını kımıldattı. Babası mutluluktan ağlayıp, bana sarıldı ve öptü. Bu anı hiçbir zaman unutmayacağım."