IMF'nin 2010'da önerilen kota ve yönetim reformları beş yıllık bir sürecin ardından yürürlüğe girmişti. Yönetim kurulunun seçimle belirlenmesi ve kota kaynaklarının iki katına çıkarılmasını öngören bu reformlar sayesinde Fon'un kredibilite, etkinlik ve meşruiyetini artırması hedefleniyor.
'ÜYE ÜLKELERİN İHTİYAÇLARI DAHA İYİ KARŞILANACAK'
Bu arada IMF Başkanı Christine Lagarde da 'tarihi' olarak nitelediği reformların, üye ülkelerin ihtiyaçlarını daha iyi karşılanacağını söyledi. Fon'un internet sitesinden yapılan açıklamada da, "Reformlar gelişmekte olan ülkelerin rolünün arttığı Fon'un idari yapısını yansıtma konusunda büyük bir adım niteliğini taşıyor" denildi.
‘ÇİN EN BÜYÜK KOTAYA SAHİP ÜÇÜNCÜ ÜLKE’
Öte yandan reformlar ardından Çin’in oy oranı ve kota payı yüzde 3.8’den yüzde 6’ya yükseldi. Böylece Çin, yüzde 16.74 kota payına sahip ABD ve yüzde 6.23 kota payına sahip Japonya'nın ardından üçüncü sıraya yükseldi.