'Koalisyon hükümeti emekçiden alınan hakları geri vermeli'

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Lami Özgen, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, genel seçimlerin sonuçlarını değerlendirdi.

'HALK OTORİTER ANLAYIŞA 'DUR' DEDİ'

Halkın, 13 yıldır ülkeyi yürüten tek taraflı, otoriter anlayışa ‘dur' dediğini söyleyen Lami Özgen, Türkiye'nin tüm kesimlerinin taleplerini gözeterek hareket edecek bir koalisyon hükümetinin sıkıntı yaratmayacağını düşünüyor.

AK Parti hükümetinin yürüttüğü neoliberal politikalara karşı olduklarını belirten Özgen, "Torba yasalarla, ekonomik ve sosyal alanda birçok hakkımız geri alındı. Artık sorumluluk AKP dışındaki diğer üç siyasi partide. Bu partiler birbirlerine karşı fazla çekince koymadan sorumluluk üstlenmeli. Ezilen ve yoksul kesime uygulanan bütün politikalar bertaraf edilmeli. Bu ülkede geniş bir yelpazenin, eşitlik, özgürlük, barış, demokrasi talepleri var. Bu taleplere yönelik yeni politika ve tutumlar öne çıkarılmalı" dedi.

'İŞÇİ, EKONOMİ POLİTİKALARI KARŞISINDA GİDEREK YOKSULAŞTI'

İşçinin, emeklinin ve yoksul halkın yürütülen ekonomi politikaları karşısında giderek yoksullaştığına dikkat çeken Özgen, şunları söyledi:

"Asgari ücreti insanca bir yaşam düzeyine çıkarmayan, emeklinin maaşını arttırmayan, kamu çalışanlarının grev ve toplu sözleşme hakkını kabul etmeyen hiçbir hükümetin bu ülkede fazla yaşama şansı yoktur. Son seçimlerle beraber geniş kesimler, bunlara yönelik tepkilerini ortaya koydular. Koalisyon hükümetini AK Parti dahi kursa, eskisi gibi pervasız davranabilme olanakları yok. Aksi takdirde, kendi tabanlarını da kaybederler."

'TÜRKİYE HÜKÜMETSİZ BIRAKILMAMALI'

Türkiye'de şimdiye kadar kurulan koalisyon hükümetlerinin başarılı olmadığına işaret eden Ali Yalçın ise, şöyle konuştu:

"Türkiye, elindeki mevcut aritmetiği kullanarak ortaya bir hükümet çıkarmak durumunda. Belirsizlik devam eder ve erken seçime gidilirse, iktisadi dengeler bozulur ve tamiri olmayan yaralar açılır.

Bu süreçten de en fazla zararlı çıkan emekçiler olur. Biz Memur-Sen ailesi olarak bu tip konulara iyimser yaklaşmayı Belli noktalarda uzlaşarak bir hükümet oluşturulmalı ve Türkiye yönetilebilir bir sürece bir an önce kavuşturulmalı. Ekonomideki dalgalanma, borsadaki hareketlenme disipline edilmeli."

'HÜKÜMETİN İLK MUHATABI MEMUR-SEN OLACAK'

Yalçın'a göre kurulacak hükümetin yeni anayasa konusunda bir uzlaşı zemini oluşturabilir:

"HDP, AK Parti ve CHP'nin kurdukları cümleler çözüm sürecine ilişkin adımların atılabileceğini gösteriyor. Bu çok önemli. Ayrıca partiler seçim sürecinde sosyal ve ekonomik hayata ilişkin, bizim yıllarca konuştuğumuz konularla ilgili vaatler verdiler. Dolayısıyla aynı konularda uzlaşabileceğimiz bir zemin görüyoruz. Hükümet kurulur kurulmaz ilk muhatap Memur-Sen olacak. Masada kamu işvereniyle bir araya geleceğiz. Partilerin mitinglerde verdikleri vaatler üzerinden, uzlaşıya dayalı ortak bir zemin üretebiliriz."

 'SEÇİM VAATLERİ YERİNE GETİRİLMELİ'

Türkiye'nin önceki seçimlere kamplaşma ortamında girdiğini, bu seçimde böyle bir durumun söz konusu olmadığını savunan Yalçın, "Bu seçimde partiler yaklaşımlarını, temel ekonomik vaatler üzerinden oluşturdular. Bu da siyaset zemininin normale döndüğünü gösteriyor. Bunların gerçekçi vaatler olduğunu göstermek de, bu vaatleri verenlere düşüyor. Ahlaki olan budur" dedi.

'BU SONUCU AKP İKTİDARI HAZIRLADI'

7 Haziran seçimlerinden sonra milli iradenin tecelli ettiği ve buna herkesin saygı duyması gerektiği görüşünde olan İsmail Koncuk ise şunları söyledi:

"Bu sonuçları hazırlayan AKP iktidarının 13 yıl boyunca yaptığı olumsuz icraatlar oldu.  İnsanların ötekileştirilmesi, genç işsizliğin yüzde 20'leri aşması, kamu çalışanlarının ayrıştırılması, adil bir gelir dağılımının sağlanamaması memurların, işçilerin yok sayılması, AKP'nin tek başına iktidarının sonunu getirdi. AKP'nin oy oranındaki düşüş yeterli değil fakat artık kanun yapma kabiliyeti kalmamıştır."

'HALK HUZURA KAVUŞTU'

"Gelecek iktidar artık insan haklarına, hukuka saygılı, adil gelir dağılımını sağlamaya çalışan, sosyal devlet olgusunu sahiplenen, genç işsizliği bitiren, kamuda huzuru ve tarafsızlığı sağlayabilen, siyasallaşmayı ortadan kaldırmış  bir iktidar olmak zorunda" diyen Koncuk'a göre, halk seçimden sonra büyük bir huzura kavuştu.

'VAATLER YERİNE GELMEZSE HALK HESABINI SORAR'

CHP ve MHP'nin meydanlarda sosyal devlet anlayışını dillendirmesinin seçim sonuçlarına katkı sağladığı kanaatinde olan Koncuk, "Sosyal devlet, insanların geçinebileceği iş, istihdam sağlayabilen, aş sağlayabilen devlettir. Siyasi partiler, seçim meydanlarında verdikleri sözleri tutmalı. Aksi takdirde bir dahaki seçimlerde bu sözleri verenlerin inandırıcılığı kalmaz. Öte yandan yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü gibi konularda dünyada kaybettiğimiz prestijin tekrar kazanılması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

'KAMUDA SINAVLA ATAMA SİSTEMİ İSTİYORUZ'

Kamuda sınav esaslı bir yönetici atama sistemi uygulanması gerektiğini belirten  Koncuk, "Artık yandaşların, iş bilmezlerin değil, bu milletin her ferdinin sınava girerek, bilgi birikimiyle, tecrübesiyle görevde yükselme haklarının verilmesini istiyoruz. Ve geçmişte mağdur olan tüm yöneticilerimize iade-i itibar sağlanmasını bekliyoruz. Bunların yakın takipçisi olacağız" dedi.